KAYBETTİ

Osman Can

Yani peygamberlerin hiçbirisine inanmayan ama alemi yaratan bir gücün olduğundan da kuşku duymayan "dinsiz ama....

Osman Can
Bugüne kadar Fazıl Say'ın "sosyal medya" denilen çirkef kuyusuna attığı taşın "haklı" tarafı olduğunu yazanına, söyleyenine rastlamadık.
İtirazlar sadece o yaptığı edepsizliğin "suç" olarak tarif edilen hapis cezasıyla tecziye edilmesineydi...
Fazıl Say; toplumun geneli için "kendini bilmez, ahlâk fukarası, saygı özürlü" biri...

Ama...
Yaptığı edepsizlikleri "suç" diye tanımlamak demokratik hukuk devleti olma iddiasındaki bir ülkenin yargısını Ortaçağ karanlığındaki "yargılama" zihniyeti ile özdeşleştirmez mi?..
Kaldı ki bugün kendisini "Müslüman" olarak kabul eden hiç kimse "Allahçı" olduğunu kabul etmeyeceği gibi böyle bir sıfatlandırmayı anında reddeder...
Fazıl Say'ın yaydığı mesajlarda hakaret edilenler dünyada (Türkiye'de de çok sayıda olduğundan eminim) sayıları milyarları bulan Deistler...
Yani "Allahçılar"...
Yani peygamberlerin hiçbirisine inanmayan ama alemi yaratan bir gücün olduğundan da kuşku duymayan "dinsiz ama Yaratana inanan" kimseler...
Girin arşivlere bakın göreceksiniz ki  Say'ın yaydığı o absürt şiirde "İslam" veya "Müslüman" denilmiyor...
Ki; denilseydi de bu tür hezeyanlar demokratik bir ülkede asla yargılanmamalı...

Türkiye'nin son yıllarda en başarılı hukukçularından biri olduğuna inandığımız gerçek liberal demokrat Prof. Osman Can'ın bugünkü Star'da "Say ki hakaret yok" başlığı altında yayımlanan makalesinde Fazıl Say'ın edepsizliğiniden, topluma karşı işlediği ayıptan "suç" çıkarmaya çalışmasını biz kendisine yakıştıramadık...
Tabii ki niyetini okuyor durumuna düşmek istemeyiz ama sevgili Can'ın eğer Ak Parti Yönetmiminde olmasaydı bugünkü makaledeki bir çok "hüküm cümlesini" yazısına koymayacağını; Fazıl Say'ın parmaklarındaki yetenekten başka hiçbir özelliği olmadığını söyleyerek güler geçeceğini tahmin ediyoruz...
Partili olduğu güne kadar sadece hukuka olan inancını ve adalet duygusu yüksek vicdanını kullanan Osman Can, bu defa o yüce duygularının yerine ideolojisini koyarak kaybetti... 
Sahi;
Fazıl Say'ın Allahçı/Deist'lerle ilgili edep dışı yakıştırmalarının "suç" olduğunu iddia etmenin; "Enel Hak" diyerek kendilerini "Allah" yerine koydukları iddiasıyla derileri yüzülerek katledilen Hallacı Mansur ve Nesimi'ye yapılan barbarlığı onaylamaktan ne farkı var?..

Soru: Mustafa Kemal Atatürk'ün kanunlarla korunmasının doğru olmadığını savunan ve kendisine bu konuda hak verdiğimiz sevgili Can; Fazıl Say'ın edepsizliğinin suç olduğunu iddia ederek; Atatürk'ün "bir değer" olmadığını iddia etmiş olmuyor mu?.. Yok eğer Atatürk de bir toplumsal değer ve kanunla korunmalı ise kendisi bu korumaya neden karşı çıkıyor?..

 
ÇOK OKUNANLAR