Ordu Göreve pankartını açan Türksolu dergisi'ne ajan suçlaması

Eski İstanbul Üniversitesi Rektörü ve Ergenekon davası sanığı Kemal Alemdaroğlu'nun "Terörist" Rektör isimli kitabı çıktı.
 
Alemdaroğlu kitapta 25 Ekim 2003 tarihinde gerçekleşen Rektörler Yürüyüşü'nde açılan "Ordu Göreve" pankartının hikayesini de anlatıyor. Alemdaroğlu'nun iddiasına göre pankartı açan Türk Solu Dergisi grubu ajanlık faaliyeti yapıyordu.

Alemdaroğlu, Ergenekon davasında da kendisine suçlama olarak yöneltilen yürüyüş ve pankartın hikayesini kitapta şöyle anlattı:

"Cumhuriyetin 80. yılında YÖK başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, zamanın bütün rektörleri, fakültelerin yöneticileri, öğretim üyeleri, öğretim elemanları ve öğrencilerin katıldığı Cumhuriyet'in 80. yıl yürüyüşüdür.

Anıtkabir'de Atamıza saygı duruşundan sonra yürüyüşü düzenleyen Ankara Üniversitesi Rektörü Nusret Aras ve ADD Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı'nın Tandoğan Meydanı'nda yaptıkları konuşmalar sırasında küçük bir grup öğrenci grubunun 'Ordu Göreve' pankartı açmasının benimle hiç bir ilgisi yoktur.

Konu aynı akşam 'Ceviz Kabuğu' programında benimle söyleşi yapan Hulki Cevizoğlu'nun sorusuna da yanıt olarak bildirilmiştir.

Bu öğrencilerden birkaçı daha sonra 10 Kasım 2003 tarihinde bana hakaret ve saldırı girişiminde bulunduğu için soruşturma sonunda disiplin kurulu kararı ile üniversiteden uzaklaştırılmıştır.

Basın organlarında bu nedenle de aleyhime yayınlar yapılmış ve İdari Yargı bu öğrencilere verilen cezayı iptal etmiştir. Bu öğrencilerden İstanbul Üniversitesi mensubu olanlar daha sonraki bir tarihte hiç bir şekilde öğrenciliğe yakışmayacak ifadeler içeren bir kitaba ismimi garip sıfatlarla yerleştirerek yayımladılar ve bütün üniversitelere ücretsiz dağıtarak sürekli her ortamda bana karşı olduklarını vurgulamışlardır.

ORDU GÖREVE PANKARTINI AÇANLAR

Ayrıca bu öğrenci grubunun da içinde olduğu Türksolu dergisi incelendiğinde, bu öğrenci grubunun Cumhuriyetin 80 .yıl yürüyüşünden dört ay önce derginin kapağında 'Ordu Göreve' deyip, AKP'nın amblemi ampul resmi koydukları görülür.

Türksolu dergisinin 27 Ekim 2003, 10 Kasım 2003, 1 Kasım 2004 tarihli sayıları incelendiğinde bu öğrenci grubunun 'Ordu Göreve' pankartını taşıdıkları ve bana da dergide açık hakaret ettikleri tespit edilir.

Pankart taşıyan bu öğrencilere Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmış ve bunlar ne yazık ki Kasım 2008'de beraat etmişlerdir.

Zaman gazetesi bu beraat kararını bildirmektedir. Pankart yaşıma eylemleri nedeniyle beraat etmelerine karşın savcılar sürekli bizleri bu nedenle suçlamaktadırlar.

HANGİ KİŞİ VE KURUMLARIN AJANI OLDUĞU BİLİNİYOR

Bu öğrencileri çok iyi tanıyanların 2 Kasım 2003 tarihli Aydınlık dergisindeki yayınları öğrencilerin hangi kişi veya kurumun ajanı olduklarını çok keskin belirtmektedir.

Bütün bu belgelerin incelenmesinde bu sözde hayali Ergenekon davasına konu olabilecek hiçbir iddianın olmayacağı açıkça görülür. Ancak ne yazık ki savcılar kendilerini zorlayarak hemen suç yaratmaya çalışmaktadır."

ORDU GÖREVE PANKARTINDAN ZAMAN GAZETESİ NÖBETİNE

Gülen Cemaati'ne mensup olduğu ileri sürülen polislere yönelik 'paralel' operasyonları önceden bilen Twitter fenomeni fuatavni'nin perşembe günü Cemaat'e yakın gazetelere ve muhalif medyaya operasyon yapılacağına dair tweetleri, çok sayıda insanın İstanbul Adliyesi ve Zaman Gazetesi'nin önüne akın etmesine sebep olmuştu.

13 Aralık günü Zaman gazetesi önündeki 'demokrasi nöbeti'ne katılanlardan biri de Ulusal Parti Genel Başkanı ve Türk Solu Gazetesi Başyazarı Gökçe Fırat ve Genç Türk Hareketi Başkanı ve Türk Solu yazarı Ali Özsoy  olmuştu.

Nöbet fotoğraflarını kişisel Twitter hesabı üzerinden paylaşan Gökçe Fırat, Zaman'ı 'en etkili muhalefet gazetesi' olarak tanımlarken "Zaman gazetesinin ideolojisine karşı olsam da, onların yayın hakkını savunuyorum, gazeteler susturulmamalı" dedi.