Oray Eğin: Atilla Taş ilk kez ciddiye alındı bu da hoşuna gitti
Habertürk yazarı Oray Eğin, FETÖ medya yapılanması ile ilgili tutuklu bulunan üç isim için analiz yaptı. Atilla Taş, Gökçe Fırat ve Hanım Büşra Erdal için bakın neler yazdı?
FETÖ ile mücadelede kritik bir dönemece girildiğini ifade eden Oray Eğin, geçen hafta haklarında tahliye kararı verilip ardından tekrar gözaltına alınan isimlerle ilgili görüşlerini köşesine taşıdı.
Hanım Büşra Erdal, Gökçe Fırat ve Atilla Taş için yorumlarını yazan Eğin, Gökçe Fırat'a "bukalemun" derken, Hanım Büşra Erdal için "FETÖ soruşturmasının en kritik sanıklarından biri, salmanın mantığı var mı?" diye yazdı.
Oray Eğin'in Atilla Taş yorumu ise şöyle oldu: "Gezi sonrası Twitter’da gaza gelen, tamamen Twitter alkışlarıyla kendi kendine yeni bir kimlik edinen bir çocuk Atilla Taş. Kariyeri boyunca dalga geçilmişken ilk kez ciddiye alındı, bu da hoşuna gitti; o kadar. "
İŞTE ORAY EĞİN'İN BUGÜNKÜ YAZISI
ÖZEL YETKİLİ HANIM: Hanım, masum insanlar FETÖ komplolarıyla içeri tıkılırken dalga geçiyordu, “Şimdi Silivri’de olmak vardı, Silivri’ye haftalık tur düzenleyeceğim” diye. Sonunda kendisi Silivri’yi boyladı. Adını vermiyor değilim, adı Hanım… Hanım Büşra Erdal terör örgütünün yayın organı Zaman’ın özel yetkili muhabiri. Sürekli yalan haber yapıp hedef gösterdi. Ama bundan daha da önemlisi yazdıkları savcıların iddianameleriyle senkronizeydi. Bir fabrikada üretiliyor, hem basına hem yargıya servis ediliyordu. Nazlı Ilıcak’ınki ideolojik bir boşluğa düşüp destek vermekti belki FETÖ’ye, başta bu Hanım ise (tıpkı Baransu, Hidayet Karaca, kaçak Tuncay Opçin, Ekrem Dumanlı gibi) operasyonun merkezindeydi. FETÖ soruşturmasının en kritik sanıklarından biri, salmanın mantığı var mı?
BUKALEMUN SOLCU: Adamın asıl tipi badem bıyıklı. Geçmişte Doğu Perinçek’in yanına sızmaya çalışmış, erkenden “Bu ajan” diye atmış İşçi Partililer. CHP’ye girmiş, Deniz Baykal döneminde sızamayacağını anlayınca bırakıp gitmiş. Gökçe Fırat yıllar sonra FETÖ memuru görüntüsünden sıyrılıp sakalını uzatarak kendini solcu gibi pazarladı. Örgütün misyonu ve çıkarına göre şekilden şekle girebilen bir bukalemun, bir mutant. Ergenekon davasında kritik bir önemi bulunan “Ordu göreve” pankartını açan Türk Solu Dergisi’ydi, başında da o. Bu pankarttan dolayı kimse Türk Solu’nu ifadeye çağırmadı ne tuhaftır… Ne ilginç ki bir ara Erdoğan’ın karşısına çıkarılan “tepeden inme” proje Ekmeleddin İhsanoğlu da elinde bu dergiyi sallayıp kampanya yaptı. Gökçe Fırat en son Erdoğan’ın asılmasını istiyordu açık açık, elinde idam ipiyle poz veriyordu. Bu karanlık tip kim tarafından yaratıldı ve beslenmeye devam ediliyor, hâlâ sorunun yanıtı verilmedi. Onsuz FETÖ soruşturması olur mu?
HAM ÇÖKELEK: Atilla Taş mahkemede ilk (ve galiba tek) meşhur şarkısı “Ham Çökelek”le yargılansaydı daha uygun olacağı esprisi yaptı; ki haklı. Gezi sonrası Twitter’da gaza gelen, tamamen Twitter alkışlarıyla kendi kendine yeni bir kimlik edinen bir çocuk Atilla Taş. Kariyeri boyunca dalga geçilmişken ilk kez ciddiye alındı, bu da hoşuna gitti; o kadar. Atilla Taş’ın tutuklanması bana hep kripto hücrelerin operasyonları sulandırma amacı, ele güne karşı “Bak Erdoğan zararsız şarkıcıları bile hedef alıyor” diye propaganda yapmalarına fırsat yaratmak için tezgâhlanmış gibi geldi hep. Türkiye’yi yönetenler, Atilla Taş’ı mı tehdit görecek kendilerine? Kandırıp FETÖ gazetesine köşe yazarı yaptılar, tutuklanınca onun üzerinden kendilerini aklamaya çalıştılar.
ASIL MESELE: FETÖ’yle mücadelede en zor dönemece geldik, sıra kripto hücreleri tespit edip kökünü kazımaya geldi. Bugün kendini mağdur gibi gösteren, dün gazeteci kılığına girip örgüt için operasyon yapanların rolleri teker teker tespit edilmeli. Bu kimi FETÖ’cülerin dünyaya çarpıtarak anlattığı gibi bir basın özgürlüğü meselesi değil. Mevcut kripto hücreler yer yer devreye girerek bu ayrımı bulanıklaştırmaya çalışıyor.