Olmadı hem Bal hem Çiçek kız, olmadı...

Olmadı hem Bal hem Çiçek kız, olmadı...
Bu sefer hiç olmadı...
Neredeyse adamı dövecektin?..
Madem söylediklerine inanmayacaktın; madem samimiyetini sorglayacaktın niçin davet ettin Savcı Sayan'ı?..
Hadi davet ettin; yalan mı söylüyor yoksa içten pazarıklı mı niçin bize bırakmadın hükmünü?..

                                        *  *  *

Olmadı hem Bal ve hem de Çiçek kız, olmadı...
Medya gurubu olarak Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı almışsınızdır ve sen de o karara uymak zorunda kalmış olabilirsin...
Ama bırak da kamuoyunu (sizleri dinleyenleri) ikna etme işi konuklarının olsun...
Sen moderatörsün ( ne demekse)...
"Fikrini söyleme" diyen yok sana...
Ama senin asıl işin "yönlendirmek" değil "adil" bir şekilde tartışmayı yönetmektir.
Hem unutma ki bu millet, "Sadakat" kültürü ile büyür...
Ve geneli (onlara kamuyumuzda "Çağdışı" diyorlar) vefalı olmayı erdem sayar.
Ama sen ne yaptın?..
Unutulmuş bu değerleri gündeme taşıyan, "Biat" etmeden de "sadık" olunabileceğini; boyun eğmeden de "vefa" gösterilebileceğini halka kanıtlayan bir adama neredeyse kalkıp "tokat" atacaktın...
Diyeceksin ki; "Biz onu oraya Baykal'a sadakatini göstersin diye çağırmadık ama o şov yaptı".
Paki baştan bunu kendisine söyedin mi?..
"Sadakat şov istemem" dedin mi?..
Demiş olsan bunu program sırasında da tekrarlardın ama öyle bir şey duymadım...
Yani hem Bal ve hem de Çiçek kız, dün gece formunda değildin...
Bu satırlarda sıklıkla övdüğüm "Cesur Yürek" yerine, Elinde "kova - kürek" olan partili bir Balçiçek vardı ekranda...

                                        *  *  *

Bak Balçiçek Pamir;
Eğer konuk ettiğin CHP MYK üyesi Savcı Sayan'ın siyasi görüşlerini eleştirseydin; Baykal'ı o kadar sahiplenmesinin anlamsız olduğunu soracağın sorularla konuğuna bizzat itiraf ettirseydin mesele kalmazdı ama sen öyle yapmadın...
Yaşadığı olayları, kendisinden başka 17 kişiyi de "tanık" göstererek anlatmaya çalışan bir adamı sürekli azarladın...
"Ben Kemal Kılıçdaroğlu'nu seviyorum" diye adeta sevgi krizleri geçirdin...
Tamam kardeşim benim...
Senin de birilerini takdir etmeye, sevmeye hakkın var ama aynı hakkı karşındakine niçin tanmıyorsun?..
Allah'ın sana bahşettiği "sevme" duygusunun senden başka kimsede olmadığını mı sanıyorsun yoksa?..

                                        *  *  *

"Beni, dağdan, kırdan, bayırdan aldı koskoca CHP yönetiminin yirmi kişisinden biri yaptı" diye samimiyetinden şüphe edilmeyecek kadar saf, temiz, içtenlikli anlatan bir adama öfkelenilmez sadece "saygı" duyulur...
Deniliyor ki; Savcı Sayan, "Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını açıklamasının bile partiye oy sıçraması yaptırışına itiraz etti".
Yanlış dinlemişsiniz...
Adam ona itiraz etmedi...
Son güne kadar kamuoyunda % 27 olarak açıklanan CHP oylarının Balçiçek Pamir tarafından "% 18" olarak telâffuz edilmesine kızdı...
Bu oranı söyleyenlerin, "haksızlık, vicdansızlık" ettiklerini söyledi...
Ki...
CHP Milletvekili ve şu anda Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanında yer alan Şahin Mengü de Balçiçek Pamir'i değil, sık sık "çocuk gibi" azarladığı Savcı Sayan'ın söylediği oranın doğru olduğunu onayladı...
Yani adam, "Kılıçdarolu'nun adı bile CHP oylarını ikiye katladı" diyenlere "Uçmayın, Baykal'a karşı vicdansızlık yapmayın" dedi...

                                        *  *  *

Yahu bir insanın, çok sevdiği saydığı liderini, genel başkanlıktan düştü diye aşağılaması daha mı güzel olurdu?..
En Materyalist toplumlarda bile olsa böyle bir adam saygıyla alkışlanırken bizim hem Bal hem de Çiçek kızımız ise adamı neredeyse dövecekti...
Hâsılı...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun kesinlikle olumlu bir hava yakaladığını kabul etmemek Kılıçdaroğlu'nun kişiliğine ve emeğine saygısızlıktır ama müstafi liderini bu kadar gönülden savunan bir adamı aşağılamak da hiç "hoş" olmadı...

[email protected]