Okurları Yılmaz Özdil'i yerin dibine soktu!
Halk TV'den Beşar Esad'a karşı Başbakan Erdoğan'ı savunan Yılmaz Özdil, kendi okurlarından aldığı tepkileir köşesinde paylaştı ve topu AKP'ye attı...
GAZETECİLER.COM
Halk TV ekranlarında Beşar Esad'ın Başbakan Erdoğan'a yönelttiği suçlamalara karşı şaşırtan bir çıkış yaparak "en başta Ortadoğu hacivatları, hiçbir yabancı ülke liderinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na hakaret etme hakkı yoktur" diyen Yılmaz Özdil kendi okurlarından aldığı tepkileri Hürriyet gazetesindeki köşesine taşıdı.
Okurlarından gelen tepki mesajlarından çok sayıda örneği yazısında paylaşan Özdil "Tayyip Erdoğan’ın kötü adam olması, Esad’ı iyi adam yapmaz." diyerek kendini savundu. “Kaç para aldın RTE’den?”, “Tayyip’in avukatı”, “Başbakan’a yağ çekerek sempati kazanmak istemişseniz, buna değmezsiniz”, “Tayyip’in ruh ikizi” gibi suçlamalara hedef olduğunu yazan Özdil bu durumun sorumlusu olarak AKP'yi gösterdi. Özdil "AKP’nin toplumu ne hale getirdiğinin kanıtıdır bu... Bir başka ülke liderinin “umut” olarak görülmesi, dışarıdan medet umulması, sadece hükümetin değil, kendilerinden umut kesilen muhalefet partilerinin de can kulağıyla irdelemesi gereken bir tablodur." dedi.
İşte Özdil'in yazısındaki ilgili bölüm:
Bir başka değerli büyüğüm Müjdat Gezen’le birlikte konuk olarak katıldık. Arena’nın içinde, Yurt gazetesi ve Halk TV’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği Beşar Esad röportajı yayınlandı. Doğal olarak, kendi ülkesinin çıkarları için ne gerekiyorsa onu söyledi. Tayyip Erdoğan hakkında “yalancı, bağnaz, dürüstlüğü tanımayan, kişilik sorunları yaşayan, en düşük seviyede ahlaki değere bile sahip olmayan” sıfatlarını kullandı. CHP’yi övdü, laiklikten dem vurdu. Ahmet Davutoğlu’na yalancı derken, dengeyi kolladı, Tayyip Erdoğan’la arası limoni olan Abdullah Gül’e toz kondurmadı. Sanırsın İsviçre’nin cumhurbaşkanıdır, demokrasi dersi vermeye kalktı. Dinledik tabii... Sonra “en başta Ortadoğu hacivatları, hiçbir yabancı ülke liderinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na hakaret etme hakkı yoktur” dedim. “Televizyonlar üzerinden yürütülen bu tür psikolojik harekâtları dinleyeceğimize, pırıl pırıl Türkiye Cumhuriyeti, yüzü Batı’ya dönük Atatürk Cumhuriyeti, nasıl oldu da, bu adamlarla kol kola girdi, nasıl oldu da kendimizi bir anda Ortadoğu bataklığında bulduk, buna kafa yormalı” dedim.
*
Tayyip Erdoğan’ın kötü adam olması, Esad’ı iyi adam yapmaz.
*
Mesaj yağdı haliyle...
YILMAZ ÖDİL'İN TÜM YAZILARI
Halk TV ekranlarında Beşar Esad'ın Başbakan Erdoğan'a yönelttiği suçlamalara karşı şaşırtan bir çıkış yaparak "en başta Ortadoğu hacivatları, hiçbir yabancı ülke liderinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na hakaret etme hakkı yoktur" diyen Yılmaz Özdil kendi okurlarından aldığı tepkileri Hürriyet gazetesindeki köşesine taşıdı.
Okurlarından gelen tepki mesajlarından çok sayıda örneği yazısında paylaşan Özdil "Tayyip Erdoğan’ın kötü adam olması, Esad’ı iyi adam yapmaz." diyerek kendini savundu. “Kaç para aldın RTE’den?”, “Tayyip’in avukatı”, “Başbakan’a yağ çekerek sempati kazanmak istemişseniz, buna değmezsiniz”, “Tayyip’in ruh ikizi” gibi suçlamalara hedef olduğunu yazan Özdil bu durumun sorumlusu olarak AKP'yi gösterdi. Özdil "AKP’nin toplumu ne hale getirdiğinin kanıtıdır bu... Bir başka ülke liderinin “umut” olarak görülmesi, dışarıdan medet umulması, sadece hükümetin değil, kendilerinden umut kesilen muhalefet partilerinin de can kulağıyla irdelemesi gereken bir tablodur." dedi.
İşte Özdil'in yazısındaki ilgili bölüm:
Bir başka değerli büyüğüm Müjdat Gezen’le birlikte konuk olarak katıldık. Arena’nın içinde, Yurt gazetesi ve Halk TV’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği Beşar Esad röportajı yayınlandı. Doğal olarak, kendi ülkesinin çıkarları için ne gerekiyorsa onu söyledi. Tayyip Erdoğan hakkında “yalancı, bağnaz, dürüstlüğü tanımayan, kişilik sorunları yaşayan, en düşük seviyede ahlaki değere bile sahip olmayan” sıfatlarını kullandı. CHP’yi övdü, laiklikten dem vurdu. Ahmet Davutoğlu’na yalancı derken, dengeyi kolladı, Tayyip Erdoğan’la arası limoni olan Abdullah Gül’e toz kondurmadı. Sanırsın İsviçre’nin cumhurbaşkanıdır, demokrasi dersi vermeye kalktı. Dinledik tabii... Sonra “en başta Ortadoğu hacivatları, hiçbir yabancı ülke liderinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’na hakaret etme hakkı yoktur” dedim. “Televizyonlar üzerinden yürütülen bu tür psikolojik harekâtları dinleyeceğimize, pırıl pırıl Türkiye Cumhuriyeti, yüzü Batı’ya dönük Atatürk Cumhuriyeti, nasıl oldu da, bu adamlarla kol kola girdi, nasıl oldu da kendimizi bir anda Ortadoğu bataklığında bulduk, buna kafa yormalı” dedim.
*
Tayyip Erdoğan’ın kötü adam olması, Esad’ı iyi adam yapmaz.
*
Mesaj yağdı haliyle...
YILMAZ ÖDİL'İN TÜM YAZILARI
