O yumuşak tokat sert olunca...
Onur Baştürk neden tokat yedi... "Bilmiyorum" diyor umursamıyorda. O eyleme bakıyor...
İstanbul'un en gözde eğlence merkezlerinden birinin çıkışında magazinci Can Tanrıyar'dan tokat yiyen Kelebek yazarı Onur Baştürk, isyan ediyor...
Bilindiği gibi Can Tanrıyar, durduk yere yolunu kesmiş...
Daha ne olduğunu anlamadan okkalı bir tokat atmıştı.
Onur Baştürk cuma gecesini zehir eden olayı şöyle aktarıyor;
"Evet, burası Teksas!
Kendimizi kandırmaya, öyle değilmiş gibi davranmaya gerek yok.
Bu hale çoktan gelindi, epeydir böyle. Eğlence mekanlarında her an her şey olabilir. Oluyor da. Kimini duyuyor, kimini duymuyoruz.
Lucca’daki duyarsız müşteriye: En korkuncu da bu. Kimsenin dönüp bakmaması. Ya da göz ucuyla “ne oluyor?” diye bir bakıp sonra hemen kafasını çevirmesi. ınanın bu, bana saldıran Can Tanrıyar’ın hiçbir şey olmamış gibi yerine oturup içkisini yudumlamasından daha fena...
“Sen de vursaydın bi fiske” diyene: Üzgünüm, arzu ettiğiniz yapıda “uçan tekmeci” bir aksiyon karakteri değilim. Ben böyleyim, siz öyle. Yadırgamıyorum.
Olayla ilgili mavra yapana: Ne demeli? Kendinize gelin mi? I-ıh anlamazlar ki, değmez boşver...
“Sebebi neymiş?” diyene: Hiçbir fikrim yok, o kişiyi tanımam, etmem. “Çok alkollüymüş, şu yazından dolayı galiba sana gıcıkmış”; şu an beni ilgilendirmiyor. Zaten hiçbir neden, yapılan kabahatin özrü de olamaz, olmamalı. O an ne hissettiğimi bir ben bilirim bir de...