Nihal Bengisu Karaca
Bizim Enver, Talât, Cemal kalıntıları halâ "genleşme, büyüme" diye çığlık atmıyorlar mı; vay anasını sayın okurlar...
Ne çok Enver'imiz varmış meğer...
Ne çok Cemal'imiz...
Ne çok Talât'ımız!..
Meğer fetih meraklısı gazetecilerimizin sayısı general sayımızdan fazlaymış da haberimiz yokmuş...
Ki...
Savaşacak olan ordunun neredeyse bütün generalleri tutukukluyken...
Ve...
Subaylar assubaylara; asubaylar subaylara böylesine düşman; uzman çavuşlar her iki sınıfa da diş biliyorken...
Ve...
Mehmetçik ana babaları şehitlik makamını bile artık ellerinin tersiyle itme noktasına gelmişken...
Bizim Enver, Talât, Cemal kalıntıları halâ "genleşme, büyüme" diye çığlık atmıyorlar mı; vay anasını sayın okurlar...
Vay anasını...
Vay ki vay!..
Ne demiş atalarımız?..
"Dilin Kemiği yok"...
Doğru...
Doğru ama...
Dilin bağlı olduğu bir beyin varsa, dilin kemiksiz olmasının bir sakıncası da yok...
Nihal Bengisu Karaca, dünkü Gazete HT'de, başlığı altında yayımlanan makalesinde "dillerinde kemik olmayan"lara ders veriyor...
Bir gazetecinin "önce insan" olması gerektiğini sakin bir dille anlatıyor...
Biz de kendisini "Günün Köşe Yazarı" seçiyoruz...