Nedim Şener için...
Nedim Şener bugünkü Posta’da “Keşke onlar gibi acımasız olabilseydim” başlığı altında yayımlanan makalesinde çok iyi niyetli ama kavramları karıştırıyor…
Her zaman vicdanın “merhamet etmek, acımak” olmadığını yazar söylerim…
Evet…
Vicdan acımak, merhamet etmek değildir…
Vicdan…
Hak verme duygusunun yüceliğidir…
Adalettir…
Nedim Şener bugünkü Posta’da başlığı altında yayımlanan makalesinde çok iyi niyetli ama kavramları karıştırıyor…
Dün gözaltına alınan emniyetçilere istemeden acıdığını söylüyor…
Şöyle diyor:
Haberi aldığım andan beri içimde garip duygular var. Çünkü bir süre önce bu yapının mağduru olmuş birisiyim. Ama ben, kim olursa olsun kendini savunamayacak durumda olan birisine karşı kavga vermek istemem. Hem mesleki, hem şahsi mücadelemde eşitlik ararım. Hukuk deyimiyle ‘silahların eşitliğine’ inanırım.”
Evet…
Çok soylu bir duygu bunlar…
Hele köşesinde bunları itiraf etmesi daha da soylu bir davranış…
Nedim belki farkında değil…
Ama…
O, dün sabahın köründe evlerine baskın yapılarak gözaltına alınanlara acımıyor aslında…
Vicdanı rahatsız oluyor…
Çünkü Nedim adalet istiyor…
Ben de Nedim’i alkışlıyorum…