Nazlı Ilıcak'ın 'Korkunç' şüphesi...
Rapor mu dandik? Yoksa, Şık ve Şener'e gösterilen ilgi mi sahte? Birkaç gündür bunu düşünüp duruyorum.
ADNAN BERK OKAN
Nazlı Ilıcak en başından beri Oda TV baskını; Soner Yalçın, Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın "tutuklanma" gerekçelerine "eleştiri" yöneltiyor...
Bugün SABAH'ta başlığı altında yayımlanan yazısında "Boğaziçi Üniversitesi" tarafından hazırlanan "Bilirkişi Raporu"nu hatırlatıyor...
Rapor'da şöyle deniliyor:
"Bilgisayar dosyalarının ve belgelerinin hemen aynı anda yaratılmış ve silinmiş olması normal bir durum değildir. Normal olarak bir dosya yaratıldıktan sonra, üzerinde belli işlemler yapılıp ya başkasına gönderilecek veya silinecek; bu işlemler arasında dakikalar geçecektir. Böyle bir durumda dosyaların virüs ile yaratılıp silinmiş olması ihtimali büyüktür".
Ilıcak yazısını şöyle bitiriyor:
Olaya virüs karışmışsa, davanın çökeceğini baştan beri söyledim. Ama hayretle gördüm ki, hiçbir gazete bu bilirkişi raporunu ciddiye almamış. Nedim Şener ve Ahmet Şık için yazılar döşeyenler de dahil... Rapor mu dandik? Yoksa, Şık ve Şener'e gösterilen ilgi mi sahte? Birkaç gündür bunu düşünüp duruyorum.
Aman Nazlı Hanım ne yapıyorsunuz!
Böyle "şüpheler" duymayın!
İstirham ederiz lütfen!
Duyduğunuzda başınıza gelenleri biliyorsunuz.
Ne çabuk unuttunuz!
Daha geçenlerde adınızı Ergenekoncu'ya çıkarmak için kara propaganda girişimleri gündeme gelmişti. Kendiniz demiştiniz hatırlatırız...
Nazlı Ilıcak'ın köşe yazısı için
Nazlı Ilıcak en başından beri Oda TV baskını; Soner Yalçın, Nedim Şener ve Ahmet Şık'ın "tutuklanma" gerekçelerine "eleştiri" yöneltiyor...
Bugün SABAH'ta başlığı altında yayımlanan yazısında "Boğaziçi Üniversitesi" tarafından hazırlanan "Bilirkişi Raporu"nu hatırlatıyor...
Rapor'da şöyle deniliyor:
"Bilgisayar dosyalarının ve belgelerinin hemen aynı anda yaratılmış ve silinmiş olması normal bir durum değildir. Normal olarak bir dosya yaratıldıktan sonra, üzerinde belli işlemler yapılıp ya başkasına gönderilecek veya silinecek; bu işlemler arasında dakikalar geçecektir. Böyle bir durumda dosyaların virüs ile yaratılıp silinmiş olması ihtimali büyüktür".
Ilıcak yazısını şöyle bitiriyor:
Olaya virüs karışmışsa, davanın çökeceğini baştan beri söyledim. Ama hayretle gördüm ki, hiçbir gazete bu bilirkişi raporunu ciddiye almamış. Nedim Şener ve Ahmet Şık için yazılar döşeyenler de dahil... Rapor mu dandik? Yoksa, Şık ve Şener'e gösterilen ilgi mi sahte? Birkaç gündür bunu düşünüp duruyorum.
Aman Nazlı Hanım ne yapıyorsunuz!
Böyle "şüpheler" duymayın!
İstirham ederiz lütfen!
Duyduğunuzda başınıza gelenleri biliyorsunuz.
Ne çabuk unuttunuz!
Daha geçenlerde adınızı Ergenekoncu'ya çıkarmak için kara propaganda girişimleri gündeme gelmişti. Kendiniz demiştiniz hatırlatırız...
Nazlı Ilıcak'ın köşe yazısı için
