KAZANDI

Nazlı Ilıcak

Kişisel gelişimin yüksek olduğu demokrasilerde “İtaat” olmaz… Bireyler “hak” sahibi oldukları kadar “sorumlulukları” olduğunun da bilincindedirler…

Nazlı Ilıcak

“Kişisel Gelişim” kitapları okuyanlara kızan, onları küçümseyen bazı meslektaşlarımız olduğunu biliyorum…
Siz bakmayın o tiplere…
Ciddiye de almayın…
Unutmayın ki, “Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıptır”…
Herkes doğuştan her türlü kişisel gelişmişlik yetenekleriyle donatılmış olarak doğsa da bunların ortaya çıkması kendiliğinden olmaz…
Mutlaka bilenlerden öğrenmek ya da bilenlerin yazdıklarını okumak şarttır…
Sözü, Nazlı Ilıcak’ın dünkü Bugün’de ”Bir film öyküsü: Otorite, itaat ve zulüm” başlığı altında yayımlanan makalesine getireceğim…
Ilıcak bir filmi anlatıyor…
Oldukça eski bir filmi hem de…
1979 yapımı siyah-beyaz bir filmi…
Yönetmen Henri Verneuil
Başrol oyuncusu Yves Montand...
Konusu, herkesin (Hatta kişisel gelişim kitapları okuyanların) bile mutlaka ilgisini çekecek kadar “Kişisel gelişim”le ilgili (Bence)…
Çünkü…
Ilıcak’ın yazısına başlık olarak koyduğu, “Otorite, itaat, zulüm” ancak kişisel gelişmişlikle analiz edilebilecek, doğru algılanıp, doğru yönetilebilecek “Üç Kurum”…
Evet, kurum…
Bir ülkede kişisel gelişmişliğin yüksekliği, demokrasinin kalitesinin de yüksekliğine işaret eder…
Kişisel gelişimin yüksek olduğu demokrasilerde “Otoriterlik” kabul edilemez ve haliyle olamaz…
Ama…
 “Disiplin” vardır…
Çünkü…
“Otorite, baskıdır”

“Disiplin ise özdenetim”dir…
Kişisel gelişimin yüksek olduğu demokrasilerde “İtaat” olmaz…
Bireyler “hak” sahibi oldukları kadar “sorumlulukları” olduğunun da bilincindedirler…
Kişisel gelişmişliğin yüksek olduğu demokrasilerde “zulüm” olmaz…
Çünkü…
Kişisel gelişmişliğin yüksek olduğu demokrasilerde bireyler hukukun üstünlüğü ilkesine iman ederler, tek adamın üstünlüğüne değil…
Bu nedenle Nazlı Ilıcak’ın yazısının mükemmel olduğuna inanıyor ve kendisini “Günün Kazananı” seçiyorum…

Not:
Allah aşkınıza bu yazının “Siyaset” içerikli olduğunu savunmayın…
Nazlı Ilıcak’ın ”Amigo” gazeteci olması da böylesine mükemmel bir analizi görmekten gelmemi gerektirmez…

ÇOK OKUNANLAR