Nagehan Alçı'ya yakıştı mı?..
Başörtülü tezgahtar yalnızca Boyner mağazalarında değil, neredeyse hiçbir alışveriş merkezinde çalışmıyor.
Nagehan Alçı hem benim, hem de gazeteciler.com'un tuttuğu; yetenekli, objektif, demokrat, gelecek umudu veren genç yazarlarımızdan biri.
Yaptığı söyleşilerde sorduğu sorular susuz kuyudan su çıkartacak cinsten...
Ama...
Burada başörtülü çalışmıyor |
Başörtülü tezgahtar yalnızca Boyner mağazalarında değil, neredeyse hiçbir alışveriş merkezinde çalışmıyor. Bir süredir İstanbul'daki merkezlere girip çıkıyorum. Tezgahlarda başörtülü kız sayısı yok denecek kadar az. Yalnızca birkaç eşarp satan standda rastladım. Hepsi bu... *** Nagehan Alçı'nın yazısının tamamını |
Bugünkü yazısı olmamış...
Olmamış çünkü...
(Bence) Önyargılı davranmış...
Kime mi?..
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner'e...
Niçin mi?..
Önce Nagehan'ın yazısından küçük alıntılar...
Başlık şöyle:
"Burada başörtülü çalışmıyor"
Nerede mi?..
Boynerler'de...
Peki kim söylüyor çalışmadığını?..
Nagegan "tahmin" ediyor...
Nasl tahmin ediyor...
Okuyun lütfen:
"Üç buçuk ay önceydi. Mart sonu. Ümit Boyner, Fatih Altaylı'nın Teke Tek programına konuk olmuştu. Programda başörtüsü meselesi gündeme geldi. Boyner 'Son derece ılımlıyım. Başörtüsüne karşı değilim' minvalinde konuşurken izleyicilerden nokta atışı bir soru düştü Altaylı'nın bilgisayarına: 'Güzel söylüyorsunuz.. Bir de şunu öğrenelim: Boyner mağazalarında tezgahtarlık yapan başörtülü personel var mı?' "
Bak sevgili Nagehan...
Bundan sonra yazdıklarını eleştireceğim...
Ama önce şunu bil ki; başörtüsü konusunda "ılımlı" falan değil, kesinlikle özgür olmasından yanayım...
Tıpkı, içindekinin fiziğini tamamen saklaması sebebiyle çarşafın "yasak" olmasından taraf oluğum gibi...
Ve Nagehan;
Ümit Boyner soruyu, "Başörtülü çalışanlara izin veriririm" diye cevaplamıyor...
Başörtüsü konusunda "yasakçı" zihniyetten yana olmadığını ifade ediyor...
Ama sen öyle bir anlatıyorsun ki...
Seni okuyup, Boyner'i ekrandan dinlemeyenler, Ümit Hanım'ın utancından yerin dibine girdiğini sanırlar...
Oysa yok öyle bir şey...
Ümit Hanım cevabını tam olarak bilmediği, bilmesi de gerekmeyen bir soruya net yanıt veremedi o kadar...
Aynı soruyu Mehmet Emin Karamehmet'e sorsalar o da şirketlerinde başörtülü çalışan olup olmadığını bilemez...
Kaldı ki...
Bazı İslâmi şirketlerin "başı açık" olan kadın personel çalıştırmadıklarını sen de biliyorsun...
Kim ne karışır?..
Şirket sahibinin kişisel tasarrufu...
Boynerler de başörtüsünün üniversitelerde özgür olmasını savunabilirler...
Ama kendi şirketlerindeki personel politikaları gereği başörtülü bir hanımefendiden hizmet almak istemeyebilirler...
Bu onların kişisel tercihidir, tıpkı başörtüsü takmanın da bireyin kişisel tercih hakkı oluşu gibi...
Yani Nagehan...
Başörtülü kızlarımızın, kadınlarımızın haklarını korurken, şirketlerin özel yönetimlerine müdahale ederek antidemokratik olmuyor musun?..
Sen en iyisi mi yine objektif kal...
Bu tür "sosyal" konularda "Taraf" olma...
Bırak dileyen başörtülü personel istihdam etsin, isteyen de başörtüsüz...
Demokrasi, sadece seçim sandıklarında seçme veya seçilme özgürlüğü değil, aynı zamanda tercih etme özgürlüğüdür de...
Tasarruf özgürlüğüdür de...
Çalışacağı personeli seçme özgürlüğüdür de...
Kolay gelsin kardeşim...
[email protected]