Nagehan Alçı kazandı...
HaberTürk’te “Büyükada'da ne oldu?” başlığı altında yayımlanan yazısında takındığı demokratik hukuk devletine saygısı, basın yayın ahlâk ve ilkelerine olan bağlılığıyla kazanıyor.
Son günlerde, medyamızın hal-i pür mealini anlatan en güzel durum tespitlerinden birini yapıyor Nagehan Alçı…
Bakın nasıl:
*
“Evet, tutuklamalara (Büyükada’da yapılan) basından itiraz eden sesler çıktı, ama bu sesler gazeteciler için çıkan seslere kıyasla çok cılız. Ne de olsa insan hakları savunucularının medyada pek dostu, yakını yok. Ve Türkiye’de prensipten ziyade aşinalık üzerine yürüyor işler...”
*
Aynen böyle, aynen böyle…
Demokrasi ve evrensel hukuk “Köşe Amigolarının” umurunda bile değil?..
Tutuklananların kendilerine olan yakınlığı ya da uzaklığına göre:
Ya tutuklama kararını veren yargıçlara saldırıyorlar…
Ya da “oh olsun, iyi ki tutuklandılar” diye bayram ediyorlar…
*
Muhalif bir gazeteciyse tutuklanan; gerekçesi ne olursa olsun; iktidara yakın olanlar “mahkeme haklı” diye yazıyor…
İktidara yakın bir gazeteci (Veya tarihçi) tutuklandığındaysa bu defa de muhalif yazarlar yargıyı haklı buluyorlar…
*
Yok eğer, tutuklananlarla kişisel çıkarları açısından hiçbir ilişkileri yoksa; “tutuklamalar hiç olmamış” gibi görmezden geliyorlar.
Tıpkı, Büyükadada’da yaptıkları toplantıda alınıp götürülen insan hakları savunucuları gibi…
*
Nagehan Alçı, medyamızda sayıları giderek azalan çok az sayıda liberal demokrattan biri…
Bugünkü HaberTürk’te “Büyükada'da ne oldu?” başlığı altında yayımlanan yazısında takındığı demokratik hukuk devletine saygısı, basın yayın ahlâk ve ilkelerine olan bağlılığıyla kazanıyor.
