Musa Dede günün yazarı...

Musa Dede’nin dünkü Hürriyet’te “Dördüncü kuvvet; Medya” başlığı altında yayımlanan yazısı çok fazla iyi niyetli ve acayip romantik olmakla birlikte…
“Keşke Türkiye’de de medyamız böyle olsa” diye dua ettirecek kadar güzel…
*
Meselâ Alman sosyolog Winfried Schulz’un, “Kamuoyu açık ve özgür bilgi akışıyla gerçekleşebilir” deyişi bir durum tespiti olmakla birlikte…
Bugün bilhassa Türkiye için “temenni”den ibarettir…
Ve…
Gerçekleşmesi hemen hemen “imkânsız” gibidir…
*
Kuvvetler Ayrılığı İlkesinin tavizsiz savunucusu J.J. Rousseau’nun, “İktidar temelde kamuoyuna dayanır” deyişi harika bir hayalden ibarettir…
Gelişmiş demokrasilerde “Kamuoyu” bir bütündür…
Türkiye’de ise kamuoyu yoktur…
Farklı yapıda “kitleler” vardır…
İktidarlar kendi kitlesi için siyaset ve hizmet üretir…
*
Ya, ünlü Fransız filozof matematikçi Blaise Pascal’ın “Kamuoyu dünya kraliçesidir” deyişi?..
Günümüz Türkiye’si için kocaman bir yalandır…
Çünkü…
Türkiye’de kamuoyu yoktur…
Kitleler ise dünyanın kabadayısıdır...
*
Ama dedim ya…
Temennilerin de tespitlerin de hepsi güzel ve iyi niyetli…
O halde Musa Dede’yi günün yazarı seçmek; nasıl bir medya özlemi duyduğumuzu anlatabilmek açısından değerli…