Mevlüt Tezel'den Hıncal Uluç'a: "Yazılacak daha önemli konular var!"
Sabah gazetesindeki asansörler iki sabah yazarı arasında yeni bir polemik konusu oldu... Hıncal Uluç ve Mevlüt Tezel daha önce de "hanut gezi" gazeteciliğiyle ilgili karşı karşıya gelmişti...
Sabah gazetesi yazarları arasında "asansür görgüsüzlüğü" polemiği başladı...
Hıncal Uluç'un bir kaç sefer Sabahg azetesi çalışanlarını "Asansör adabını bilmiyorlar" diye aşağılamasına Mevlüt Tezel'den itiraz geldi...
MEMLEKET MESELESİ YAPTINIZ!
Sabah binasındaki asansör sorunun mimari nedenlerle çözüme kavuşturulamadığı için bazı çalışanların mecburen "asansör adabını ihlal ettiğini" belirten Mevlüt Tezel, Hıncal Uluç'a yüklendi...
"Konuyu çok abarttığına inanıyorum" diyen Mevlüt Tezel, Hıncal Uluç'a, "Hıncal Abi haklısınız ama bu küçük sorunu da memleket meselesi yaptınız!" diye seslendi.
BUNLARI KENDİ ARAMIZDA HALLETSEK!.. YAZILACAK DAHA ÖNEMLİ KONULAR VAR!
"Defalarca köşenizde 'Yahu utanmanız yok mu sizin!' benzeri ifadelerle Sabah çalışanlarını aşağılıyorsunuz. Sonra da medya sitelerinde 'Hıncal Uluç SABAH çalışanlarını yine aşağıladı' diye haberler okuyoruz" hatırlatması yapan MEvlüt Tezel, "Burası Yeni Türkiye'nin amiral gazetesi Hıncal Abi; böyle küçük iç meseleleri kendi aramızda halletsek olmaz mı? Yazılacak daha önemli konular var!"
İşte Mevlüt Tezel'in o yazısı:
HINCAL ABİ'NİN MEMLEKET MESELESİ...
Hıncal Abi (Uluç), SABAH gazetesindeki asansör uyanıklarını kafaya taktı, habire köşesinde yazıyor. Aslında Hıncal Abi haklı; bazı arkadaşlar yukarı katlara giden asansöre binip sonra alt katların düğmesine basıyorlar. Hıncal Abi de yazısını bitirip 10'uncu kattan aşağıya inmek için asansöre bindiğinde normalde boş olması gereken içi dolu asansörle karşılaşıyor.
Bizim binada sadece Sabah değil, Takvim ve Fotomaç gazeteleri, ATV yönetimi, dergiler, radyolar da var. Ne yazık ki, binamızın yoğun çalışan kapasitesini karşılamayan dört orta ölçekli asansör var. Binanın mimarisinden ve teknik nedenlerden dolayı bu sorun kolay kolay çözülemeyecek gibi görünüyor.
Olsun, biz İstanbul'un merkezinde, Balmumcu'da olmaktan çok mutluyuz.
O asansörleri gün içinde defalarca kullanmak zorunda olan çalışanlar var.
Yemeğini B-1'de yiyip sigarasını B-2'deki bahçede içmek ve hemen işinin başına dönmek için zamanla yarışan editörler, muhabirler var. Çaycısından yöneticisine kadar gün boyu servisler arasında defalarca asansörle inip çıkmak zorunda kalıyor insanlar. Asansörler dolu olduğu için de genelde merdivenler kullanılıyor.
Ben SABAH gazetesinde asansör adabını bilmeyen birisinin olduğuna inanmıyorum. Asansörlerin kapasitesi yeterli olmayınca bazen aceleyle asansör uyanıklığına başvuranlar oluyor ne yazık ki.
Ama Hıncal Abi'nin de, o asansörü günde sadece iki kez kullanırken karşısında asansör adabına zorunluluktan dolayı uymayan insanlar görmeyi de çok abarttığına inanıyorum. Hıncal Abi haklısınız ama bu küçük sorunu da memleket meselesi yaptınız!
Defalarca köşenizde 'Yahu utanmanız yok mu sizin!' benzeri ifadelerle Sabah çalışanlarını aşağılıyorsunuz. Sonra da medya sitelerinde 'Hıncal Uluç SABAH çalışanlarını yine aşağıladı' diye haberler okuyoruz.
Burası Yeni Türkiye'nin amiral gazetesi Hıncal Abi; böyle küçük iç meseleleri kendi aramızda halletsek olmaz mı? Yazılacak daha önemli konular var!