Melis Alphan
Sanki kadınlar kendi kendilerine ya da birbirlerine şiddet uyguluyorlar…
Kimileri nedense yanlış kavram kullanılmasının ciddiyetinin farkında değil…
Oysa çok önemli…
Tek bir harf yanlış yazıldığında bir cümlenin bütün anlamının değiştiğini kabul edenler, koskoca bir kelimenin yanlış yazılmasını ya da kullanılmasını nasıl olup da önemsemiyorlar aklım almıyor…
Göz’deki “z”nin yerine bir başka harf koyun da görün bakalım neler olduğunu…
İyi de…
Neden yıllardır “Kürt Sorunu” diyorsunuz?..
Neden yıllardır “Kadın Sorunu” diyorsunuz…
Ne güzel söylüyor Melis Alphan:
“Kadına yönelik şiddet aslında bir erkek sorunu”…
Ama…
Yıllardır, şiddet gören kadınlarla ilgili konu açıldığında köşelerde ve ekranlarda “kadın sorunu” diye başlamıyorlar mı, ifrit oluyorum…
Yahu “kadın sorunu” değil…
“Erkek sorunu” erkek…
Nereden çıkarıyorsunuz “kadın Sorunu” olduğunu?..
Sanki kadınlar kendi kendilerine ya da birbirlerine şiddet uyguluyorlar…
Yooo…
Asıl sorun magandalar…
Kadını et yığını olarak görenler…
Kadını;
- Seks makinesi,
- Bulaşık makinesi,
- Çamaşır makinesi,
- Kuluçka makinesi…
- Bankamatik gibi gören, adına da “erkek” denilen ayılar…
Melis, erkekleri şiddet konusunda eğitirsek; magandalığın biteceğini düşünecek kadar iyi niyetli…
Sosyal Dönüşüm Vakfı Girişimi ile Ataşehir Belediyesi işbirliğinde artık bir katliama dönüşen kadın cinayetlerine karşı Türkiye'de ilk kez "aile içi şiddete karşı erkek eğitimi" programının başlatıldığını duyuruyor yazısında…
Umarım eğitimle başarılır…
Ama…
Eğer, “Din buyruğu” haline getirilmiş gelenekler, örf ve adetler erkek milletinin kafasından silinmezse; ne kadar eğitirseniz eğitin kadına şiddet sürecektir…
Neyse…
Uzatmayayım…
Bu konuyu köşesine taşıyarak gündemde kalmasını sağlayan ve çözüm yollarına işaret eden