MEDYA KÖŞESİ

Melih Altınok ezelden Türkiye'ci çıktı!

Türkiye gazetesinin yeni isimlerinden Melih Altınok, ilk yazısıyla okurla buluşurken Türkiye'ye geçtiği için aldığı tepkilere ilginç yanıtlar verdi...

Melih Altınok ezelden Türkiye'ci çıktı!
GAZETECİLER.COM
Taraf'tan ayrıldıkran sonra Türkiye gazetesine geçen isimler arasında olan Melih Altınok, yeni gazetesindeki ilk yazısında Alper Görmüş ve Yıldıray Oğur gibi neden Türkiye'yi tercih ettiğini yazdı.

Türkiye gazetesine transfer olduktan sonra aldığı tepkileri paylaşan Altınok, "seküler entellektüel kibri" eleştirdi. "Beş yıl önce Taraf’a hangi gerekçelerle geldiysem bugün de aynı nedenlerle, aynı hayallerle o gazeteden ayrıldım ve Türkiye’deyim." diyerek verdiği kararı açıklayan Altınok şöyle devam etti:

28 Şubat’ın finansörü, suç ortağı darbeci sermayenin sponsorluğunda pazar sabahları haybeden ulusalcılık oynayıp “beyazlara” sesleneceğim mecralar yerine halkın okuduğu bir gazeteye geldim.

İşte Altınok'un yazısındaki ilgili bölüm:

Türkiye’de yazacağım daha ilan edilmeden fısıltı gazetelerinde yine o günlerin manşetlerini dizdiler; diziyorlar da:
“Ne alaka?” diyorlar. Bense dünkü cevabımda ısrarcıyım;
Beş yıl önce Taraf’a hangi gerekçelerle geldiysem bugün de aynı nedenlerle, aynı hayallerle o gazeteden ayrıldım ve Türkiye’deyim.
Benim için daha kolay olduğu halde, sırf gündelik yaşam pratiklerindeki tercihlerimiz benzer diye siyaseten “gerici,” statükocu merkez medyanın steril kollarına teslim olmadım yine.
28 Şubat’ın finansörü, suç ortağı darbeci sermayenin sponsorluğunda pazar sabahları haybeden ulusalcılık oynayıp “beyazlara” sesleneceğim mecralar yerine halkın okuduğu bir gazeteye geldim.
Dediğim gibi, üzgünüm, kimseyle “Muhafazakâr basının hayrındansa, merkez medyanın şerri” diye bir anlaşma yaptığımı hatırlamıyorum.
Müzmin muhaliflere ve huzursuzlara da tavsiyemdir, sormaktaki, eleştirmekteki cevvalliklerini ayna karşısında da göstersinler.
“Ülkenin en büyük muhafazakâr gazetelerinden birinin, siyasi yelpazenin farklı renklerine sayfalarında yer verebilecek cesaretinin, hoşgörüsünün binde biri bizde var mı” diye sorsunlar.
Evet, memlekette yaşanan sessiz sivil devrimin yolunu açan demokratikleşme davalarında, 12 Eylül Referandumunda, çözüm sürecinde demokratlara kapılarını açan paralel merkez medyanın bu büyük gazetesi inanıyorum ki daha da büyüyecek. Etkisi artacak.
Yönetimin, yıllardır gazetelerine sahip çıkan mütevazı, vefakâr “Türkiyecilerin” ve aramıza yeni katılacak okurlarımızın, basındaki hâkim seküler entelektüel kibre ders niteliğindeki bu hamlesinde yer almaktan çok memnunum.

Yazının tamamı için buraya tıklayın...