ALKIŞ

Mehmet Y. Yılmaz için...

o iki kızımızın; kendi yaşıtı diğer kızları ikna edebilmek için kendi yurtlarının dışındaki diğer yurtları "genelev" gibi....

Mehmet Y. Yılmaz için...

Siyasi ve ekonomik görüşlerimin Ak Parti Hükümeti'ne "yakın" olduğu malûmnuz...
Pardon pardon...
Ne "yakın"ı?..
Yakından da öte; iç içe...
Ama...
Sosyal konularda Hükümetle ve bilhassa Hükümete kayıtsız şartsız destek veren meslektaşlarımla "ters" düştüğüm de bir başka gerçek...
Örnek mi?..
ODTÜ'de yaşanan tatsızlık...
Evet...
Okul yanında "yurt çalışması" yapan başları örtülü iki kızımıza yapılan faşizan baskı kabul edilebilir gibi değil...
Ama...
o iki kızımızın; kendi yaşıtı diğer kızları ikna edebilmek için kendi yurtlarının dışındaki diğer yurtları "genelev" gibi tanıtmaları da densizlik ve tabii ki en çok da "iftira" niteliği taşıdığı için "günah"...
Bu gerçek ortadayken...
Bir tarafın olayı sadece "başı örtülü kızlar ODTÜ'ye sokulmadı" gibi aktarıp; o başı örtülü kızlarımızın çirkin iftiralarını kınamayışı...
Diğer tarafın ise o iki kızımızın ayıplarını bahane ederek kendilerini emniyet güçleri ve hatta "yargı" yerine koyup; çalışmalarını, ODTÜ'ye girmelerini ve hakları olan çalışmayı yapmalarını engelleyenleri desteklemeleri; toplumsal sorunlarımızın ve toplumsal ayrışmamızın ne noktaya geldiğinin en somut kanıtı...
İşte böyle bir ortamda; "Kökten Laikçi" gibi gösterilmeye çalışılarak "haksızlık" edilen Hürriyet'te; siyasi ve ekonomik görüşlerimiz arasında hiçbir yakınlık olmayan Mehmet Y. Yılmaz'ın vicdan + akıl ortaklığında yazdığı ve Hürriyet'te "Münferit bir olay büyütmeyelim!" başlığı altında yayımlanan makalesi ortak aklın nasıl davranması gerektiğinin de örneği...
Hatta, başıörtülü iki kızımızı okuldan uzaklaitırmaya çalışanlar için yaptığı "Faşist laikçiler" tespiti alkışlanacak kadar "doğru" ve "haklı"...
Haliyle tabii ki alkışlıyorum da...
  


ÇOK OKUNANLAR