Mehmet Karlı'nın Kaan Salıcı'dan ne farkı var be Fatih!…
Geçen gece senin konuklarından biri CHP’nin 47 kromozomlularından biriydi Fatih’çiğim…
ADNAN BERK OKAN
Sevgili Fatih (Altaylı)…
Dünkü köşende adını vermediğin ama büyük ihtimalle Mehmet Karlı tarafından yazılmış bir CHP’linin mektubunu yayımladın…
Tabii ben de okudum…
Ve CHP’nin neden asla iktidar olamayacağını bir kez daha anladım…
Mektubun sahibi CHP’nin zafiyetinin “kişiler” olduğunu sanıyor hala…
Oysa CHP’nin sorunu “Zihniyet”…
Kişi değil…
CHP’nin Ak Parti’yi alt edebilmesi ve oy oranını yüzde ellinin üzerine taşıyabilmesi için sadece kendisini yenileyip yeni seçmen kitleleri kazanması da yetmez…
Mevcut seçmenini demokratlaştırmak zorunluluğu da var…
CHP’nin sorunu CHP’i yönetenler değil Fatih’çiğim; CHP’ye oy verenler…
Halen özelleştirmeyi “hırsızlık” zanneden seçmenlerin oy verdikleri bir partinin başına Kemal Derviş gelse ne değişir?..
Ya da iktidar olsalar bile başarılı olabilirler mi?..
Ak Parti’yi seçmenin gözünde muhteşemleştiren ekonomi politikaların mimarlarından ve en başarılı icraatçılarından biri “Güçlü Ekonomiye Geçiş” dönemin Hazine Müsteşarı Faik Öztrak CHP milletvekili değil mi?..
İyi ama adını duyuyor musun?..
Yoooo…
Onu bilen tanıyan yok; küfürbaz Muharrem İnce’yi ise tanımayan yok…
Neden?..
Çünkü Kemal Derviş’in CHP milletvekilliğinden nasıl utandıysalar, Faik Öztrak’ın CHP milletvekilliğinden de öyle utanıyorlar…
Yani Fatih;
bu CHP kafası mücevheri divan altında saklar; keçi çanını boyunlarında gezdirir…
Allah aşkına bu CHP mi iktidar olacak be Fatih!..
Mehmet Karlı’nın, İstanbul İl Başkanı’ndan ne farkı var sana mektup yazan CHP’li(!) açıklasa da öğrensek…
Karlı, camii ile barışık kışla ile mesafeli de ben mi bilmiyorum?..
Yoooo…
Mehmet Karlı, Salıcı’nın tuttu mu salmayanı o kadar…
Kılıçdaroğlu’nu Deniz Baykal’dan daha değerli ya da çağdaş kılan özelliği ne?..
Küfürbazlığı, daha ağır hakaret etme yeteneğine sahip olması mı?..
O halde CHP’nin başına Trakya’dan bir köylü getirsinler de sen küfür nasıl edilirmiş gör…
Kılıçdaroğlu ne ki?..
Adnan Keskin eski ise Gürsel Tekin’i “yeni” kılan hangi özelliği?..
Daha mı sivil…
Daha mı özel teşebbüs destekçisi…
Daha mı ceberut devlet düşmanı?..
Yoooo…
Belki nüans var ama fark yok…
Muharrem İnce için söyleyecek söz bulamıyorum…
İkramiyede “hangisini tercih edersin?” diye sorsalar hiç olmazsa daha sakin, daha ağırbaşlı, daha saygın diye “Önder Sav” bile diyebilirim…
Yahu Sav’ın hiçbir şeyi yoksa siyasi derinliği var…
İnce soyadından başka ne gibi inceliğe sahip söyle de öğreneyim…
Yani Fatih;
Bilirsin…
Down sendromlu bütün çocuklar ikiz kardeş kadar benzerler birbirlerine…
CHP’liler işte o down sendromlu çocuklar gibidir…
Ak Parti olması gereken kromozom sayısına (46) sahipken CHP’de 47 kromozom vardır…
O bir fazla kromozom, “ben demokrasiyi severim bizim parti kazanırsa” kromozomudur ve dünyada CHP’den başka hiçbir partide yoktur…
“Ben demokrasiyi severim bizim parti kazanırsa” kromozomu ise;
kökten laikçiliği,
kökten ulusalcılığı,
İslamiyet düşmanlığını,
Türkçülüğü (kafatasçılığı),
özel sektör düşmanlığını,
devletçiliği,
darbeciliği,
yargıyı siyasallaştırmayı,
siyaseti mezhepleştirmeyi v.s. ne kadar melânet varsa hepsini kapsar…
Ve ne yazık ki o bir fazla kromozomun tedaviyle alınıp CHP’nin normal demokrasilerde iş yapabilecek bir parti haline gelme ihtimali sıfırdır…
Geçen gece CHP’nin 47 kromozomlularından biri konuğundu Fatih’çiğim…
Gördük…
Telefonla konuk ettiğin adamcağız karşı tarafta “yahu senin söylediğin o davadan ben beraat ettim” diye yırtınıyordu…
Ama…
Bir fazla kromozomlu CHP’li kendisinden başka hiçbir fikre saygısı olmadığı için “benim oğlum bina okur, döner döner yine okur” misali adama “katilsin sen!” diye bağırıp duruyordu…
Yani sevgili Fatih;
Bu mektubu, kromozom fazlalığı olan CHP’linin mektubunu yayımladığın gibi yayımlayacağından emin olsaydım sana gönderecektim…
Yayımlamayacağından emin olduğum için bu köşeye taşıdım…