Mehmet Barlas
Para arzındaki artış durduğu için değil; para arzı karşılığını bulunca enflasyon canavarı da haliyle ölüp gitmişti...
Mehmet Barlas yine "mükemmel" bir makalesiyle güncele giriyor bugün...
"Mükemmel" çünkü "çok önemli" de aynı zamanda...
Tabii Barlas ve az sayıda kişi için "çok önemli"...
Önemli olan ne?..
Bir devletin "Senyoraj Hakkı"...
Yani para basabilme özgürlüğü, bağımsızlığı...
Yunanistan, AB üyesi olarak "Para Birliği" üyesi de olduğu için para basamıyor...
Para basamayınca kamuda maaşlar ödenemiyor...
Milyonlar sokağa dökülüyor...
Kamu çalışanları maaş alamayınca, borcunu ödeyemiyor, tüketemiyor...
O durumda üretici, tacir ürettiği mal ve hizmeti satamıyor; satamayınca karşılıklı olarak borçlar ödenmiyor...
"E, para bassın"...
İmkânsız...
Çünkü para matbaası(!) kapalı...
Açamıyor...
Çünkü...
AB Merkez Bankası'ndan bağımsız bir Merkez Bankası da yok...
Barlas işte burada "para asma" konusunda çok doğru bir örnek veriyor...
Bir başka deyişle, "para basmak enflasyon yaratır" basma kalıp ve eksik yapılmış itirazını yerle bir eden somut bir örnek...
"Karşılığı olmak üzere bas basabildiğin kadar" diye düşünen bizleri haklı çıkaran bir örnek...
Günlük enflasyonun yüzde binlerle, onbinlerle ifade edildiği 1920'ler Almanya'sını o yüksek enflasyon belâsından kurtaran ekonomi uzmanı (dâhi falan değil; akıllı ve akılcı bir uzman sadece) Hjalmar Schacht'ın "karşılığı taşınmazlar olan Rentenmark"ı tedavüle sokarak para arzından kaynaklanan enflasyonu dizginleyişini...
Para arzındaki artış durduğu için değil; para arzı karşılığını bulunca enflasyon canavarı da haliyle ölüp gitmişti...
Tıpkı 2001'den sonra Türkiye'de olduğu gibi...
Banka/Finans sektöründen bizi ayıran en belirgin özelliğimiz, "karşılık olarak isterseniz denizden çıkacak uskumruyu ayırın ama mutlaka bir karşılık bulun öyle para basın" diyen iktisatçıların da en büyük dayanaklarından biri "Rentenmark" modelidir.
Daha fazla uzatmayalım...
Bugünkü (16.10.2011) SABAH'ta başlığı altında yayımlanan makalesiyle Mehmet Barlas "Günün Köşe Yazarı"dır...
"Mükemmel" çünkü "çok önemli" de aynı zamanda...
Tabii Barlas ve az sayıda kişi için "çok önemli"...
Önemli olan ne?..
Bir devletin "Senyoraj Hakkı"...
Yani para basabilme özgürlüğü, bağımsızlığı...
Yunanistan, AB üyesi olarak "Para Birliği" üyesi de olduğu için para basamıyor...
Para basamayınca kamuda maaşlar ödenemiyor...
Milyonlar sokağa dökülüyor...
Kamu çalışanları maaş alamayınca, borcunu ödeyemiyor, tüketemiyor...
O durumda üretici, tacir ürettiği mal ve hizmeti satamıyor; satamayınca karşılıklı olarak borçlar ödenmiyor...
"E, para bassın"...
İmkânsız...
Çünkü para matbaası(!) kapalı...
Açamıyor...
Çünkü...
AB Merkez Bankası'ndan bağımsız bir Merkez Bankası da yok...
Barlas işte burada "para asma" konusunda çok doğru bir örnek veriyor...
Bir başka deyişle, "para basmak enflasyon yaratır" basma kalıp ve eksik yapılmış itirazını yerle bir eden somut bir örnek...
"Karşılığı olmak üzere bas basabildiğin kadar" diye düşünen bizleri haklı çıkaran bir örnek...
Günlük enflasyonun yüzde binlerle, onbinlerle ifade edildiği 1920'ler Almanya'sını o yüksek enflasyon belâsından kurtaran ekonomi uzmanı (dâhi falan değil; akıllı ve akılcı bir uzman sadece) Hjalmar Schacht'ın "karşılığı taşınmazlar olan Rentenmark"ı tedavüle sokarak para arzından kaynaklanan enflasyonu dizginleyişini...
Para arzındaki artış durduğu için değil; para arzı karşılığını bulunca enflasyon canavarı da haliyle ölüp gitmişti...
Tıpkı 2001'den sonra Türkiye'de olduğu gibi...
Banka/Finans sektöründen bizi ayıran en belirgin özelliğimiz, "karşılık olarak isterseniz denizden çıkacak uskumruyu ayırın ama mutlaka bir karşılık bulun öyle para basın" diyen iktisatçıların da en büyük dayanaklarından biri "Rentenmark" modelidir.
Daha fazla uzatmayalım...
Bugünkü (16.10.2011) SABAH'ta başlığı altında yayımlanan makalesiyle Mehmet Barlas "Günün Köşe Yazarı"dır...