MEDYA KÖŞESİ

Mehmet Altan ne demek istiyor?..

Mehmet Altan bir ekonomi profesörü… Türkiye halkının çektiği acıların sosyal ve siyasan sonuçlarını en iyi bilecek aydınlarımızdan bir…

Mehmet Altan ne demek istiyor?..
GAZETECİLER.COM - Bazı makaleler vardır, baktığınızda “Medya sitesinde ne işi var bu makalenin?.. Burada siyaset yapılmış” diyebilirsiniz…
Tıpkı az sonra alıntılar yayımlayacağımız “Mehmet Altan Makalesi” gibi...
İlk bakışta “siyaset yazan bir akademisyenin siyasi yazısı” gibi görünüyorsa da; gerçekte bütün medya sektörünü ilgilendiriyor…
En başta da, gazetelerimizin ekonomi sayfalarında yazan arkadaşlarımızı…
Makro ekonomi yazıyorlar…
Mikro ekonominin altından girip üstünden çıkıyorlar…
“IMF” diyorlar…
“Dünya Bankası” ile ilgili ahkâm kesiyorlar…
Hükümete, ekonomiden sorumlu bakanlara ve ekonomi bürokrasisine dersler veriyorlar ama…
Hiçbirinin aklına, Mehmet Altan’ın bugün yazdıklarını yazmak gelmiyor…
Bakın neler diyor Mehmet Altan yurttaşın genel durumuyla ilgili…
Bunu hem de kimilerinin “Yandaş Medya” diye tanımladıkları STAR Gazetesi’nin başyazarı olarak yazıyor…
 
Türk halkı borç batağına gömülmüş...
Her ay 120-130 bin yeni kişi borcunu ödeyemez duruma düşüyormuş. Bu durumdakilerin toplamı ise 1,6 milyona çıkmış.
Ailelerin tasfiye olunacak kredi kartı borcu 3,6 milyar, bireysel kredi borcu 3,1 milyar TL’ye fırlamış.
Yılbaşından bu yana tasfiye olunacak kart sayısı yüzde 52, bireysel kredi oranı yüzde 68 artmış.
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (İSMMMO) hazırladığı ve ailelerin bankalardan ve tüketici finansmanı şirketlerinden kullandıkları krediler, kredi kartı bakiyeleri ile TOKİ’nin vadeli konut satışları karşılığı oluşan borçlarını ifade eden “hane halkı yükümlülükleri”ne bakıldığında...
2005 yılında gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı yüzde 7,9 olan bu yükümlülüklerin, 2008 sonunda yüzde 13,6 oranına yükseldiği kaydedilmekte...
Bu ne demek?
Ailelerin üzerinde GSYİH’nin yüzde 13,6’sı kadar bir borç yükü bulunuyor demek.
Dehşetli bir oran.
 
Evet efendim…
Bunları, (sözde) muhalif medyanın, “hükümet yanlısı” diye tanımladığı bir gazetenin hem de Başyazarının kaleminden (pardon, klavyesinden) okuyoruz…
Devam edelim:
 
Ekonomik aktivitedeki yavaşlama...
Ve artan işsizlik oranına bağlı olarak önümüzdeki dönemde hane halkının yükümlülüklerini geri ödemede daha da büyük zorluk yaşaması olası.
İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan’ın da belirttiği gibi, kredi koşullarının sıkılaştırılması ile birlikte bireyler “kredi kartlarını” daha yoğun bir biçimde “kredi aracı” olarak kullanıyor.
Kredi kartının faizleri, tüketici kredilerine göre daha yüksek olduğundan, bu durum hane halkının kırılganlığını daha da artırıyor.
Yeni ve taze bir gelir bulunmaz ise aileler için zor bir kısır döngü.
 
***
 
Borç sarmalında kıvranan aileler haberinin hemen öncesinde de...
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Türk Bankacılık Sektörü 2009 yılı Haziran ayı bültenini açıkladı.
Türkçesi, bankalarda kimin ne kadar parası var raporu.
Bankalarda “tasarruf mevduatı” olanların toplamı 88.421 kişi...
Bu grubun bankalardaki yurt içi yerleşik toplam mevduatı ise 216 milyar 306 milyon liraymış.
 
Sevgili okur;
Gazetecilerin görevi elbette bildikleri konularda öneriler de sunmaktır ama öncelikle, acı sorunları gözler önüne sermek değil midir?..
Mehmet Altan bir ekonomi profesörü…
Türkiye halkının çektiği acıların sosyal ve siyasan sonuçlarını en iyi bilecek aydınlarımızdan bir…
İşte o Aydın bunları, siyasal iktidara destek veren bir gazetede yazıyorsa lütfen kendimize gelelim…
Bu ülkenin kaynaklarının terörle mücadele için harcanması gerektiğini düşünenlere bilhassa sesleniyoruz…
Terörün bataklığı; yoksulluktur, açlıktır, sefalettir…
En fenası, “Gelecek ümitlerini tüketen bireysel borçlanmalardır”…
Lütfen terörle (sivrisinek üreten çöplük) mücadele adına teröristle (sivrisinekle) mücadele eden; üretime, istihdama, halkın refahına harcanması gereken kaynaklarımızı silâha harcayan bu kaba hamasilerin ihtiraslarının oyuncağı olmayalım...
ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar