Meğer Atatürk'ü ne kadar çok severmiş...
“Ulan sizin Atatürk’ünüzün sesi çok mu kalındı sanki?” der gibi şöyle bir tivit atıyor:
ADNAN BERK OKAN
Google arama motoruna “Ekmeleddin İhsanoğlu – Yıldıray Oğur” yazıp arıyorum…
Ki…
Yıldıray’ın, İhsanoğlu henüz cumhurbaşkanı adayı değilken hakkında yaptığı eleştirileri, kafa bulmaları okuyacağım…
Öyle ya…
Son on gündür İhsanoğlu ile yatıp İhsanoğlu ile kalkan bir yazar mutlaka daha önce de eleştirmiş olmalı…
Ama…
Yok, yok, yok…
Yani…
Yıldıray’ın İhsanoğlu aleyhinde yazılmış tek satırlık makalesi yok…
Haliyle kafa bulmayı da akıl edememiş…
Sonra “Ekmeleddin İhsanoğlu” adını silip “Mustafa Kemal Atatürk” yazıp bakıyorum…
Bakalım nasıl övmüş, nasıl yüceltmiş Mustafa Kemal’i…
Öyle ya…
Son günlerde “Mavi gözlerini ufkuma ger ki” diye şarkı söyleyecek kadar “Kemalist” olan Yıldıray herhalde daha önceden de övgüler düzmüş olmalı Gazi Mustafa Kemal’e…
Ama ne övmesi?..
Ne yüceltmesi?..
Bir küfretmediği kalıyor eski yazılarında…
Yüzünün kızarma gibi bir hasleti biraz da olsa kalmış olmalı ki, “Türkiye’de halen yaşanan fukaralığın ve diktanın müsebbibi Mustafa Kemal’dir” dememiş sadece…
Yani…
“Açıkça” dememiş ama “İma” çok…
Daha sonrasına bakıyorum…
30 Mart seçimleri öncesine yani…
Erdoğan’ın sesi attığı nutuklar nedeniyle kısılıp rahmetli Orhan Boran’ın radyo için kendi sesinden ürettiği partneri Yuki’ye benzeyince Kemalist’lerin “alay konusu” oluyor…
İşte o günlerde Yıldıray Atatürk’ü hatırlıyor…
Ve…
Sık sık hakaret ve küfür ettiği Kemalist’lere, “ulan sizin Atatürk’ünüzün sesi çok mu kalındı sanki?” der gibi şöyle bir tivit atıyor:
“Erdoğan'ın Atatürk'e en çok benzediği anlar”...
Ey güzel insanlar!..
İnanmayacaksınız belki ama lütfen inanın…
Yıldıray son günlerde “Atatürkçü” oldu…
Hem de Emin Çölaşan’dan bile sıkı Atatürkçü oldu…
Hatırlıyorum da…
Erdoğan’la Gülen’in arasından su sızmadığı…
Başbakan’ın Cemaatin her istediğini yaptığı günlerde Yıldıray da tam bir Gülen aşığıydı…
Gülen’in müritlerinden biri gibiydi adeta…
Derken gün döndü, devran döndü…
Aaaaa…
O da ne?..
Bir zamanlar öve öve koyacak yer bulamadığı Fethullah Gülen’e çakanların başında Yıldıray gelmiyor mu?..
Ahmet Hakan, 07.07.2014 tarihli Hürriyet’te “Bir daha gel Samsun’dan” başlığı altında yayımlanan makalesinde, “Yıldıray Oğur tipi yazarlar” için şöyle diyor:
*
Dalkavukluk böyledir işte: "Bizim Reyiz", İstiklal Savaşını tamamlar tamamlamaz İstiklal Mahkemeleri'ni kursa...
Ve başlasa darağacında adam sallandırmaya...
Bunlar başlarlar "Şunu da sallandır, bunu da sallandır" diye müzevirlik yapmaya.
Bunların tek adam eleştirileri, "tek adamlık eleştirisi" falan değildir.
Bunların meselesi...
"Tek adam neden bizim adam olmuyor ki" meselesidir.
*
Evet…
Altına imzamı atacağım makalesinde Ahmet aynen bunları yazıyor…
Yıldıray da son günlerde Ahmet’in makalesini haklı çıkarmak için yazıyor sanki…
Uzatmayayım…
Yıldıray’ın makalesini bitirdiğimde zor yetiştiğim lavaboya boşalttığım midem, Ahmet’in yazısını okuduktan sonra biraz düzelir gibi oluyor…
İyi ki şu memlekette bertaraf olmayı göze alıp bitaraf olarak kalmayı başaran Ahmet gibi yazarlar var...
Bir de onlar olmazsa ne yaparız ey güzel insanlar?..