MEDYA KÖŞESİ

M. Nedim Hazar’dan, Radikal azar!..

Son Sayfa isimli internet sitesinde yayınlanan fotoğraflar, meselenin dehşetini ortaya seriverdi.

M. Nedim Hazar’dan, Radikal azar!..

GAZETECİLER.COM
Zaman
yazarlarından M. Nedim Hazar, SONSAYFA.COM’un ortaya çıkardığı “gizli tanık” rezaletinin kahramanlarından (yoksa “ürkeklerinden” mi demeliydik?) Radikal’e çakıyor bugün…
Ama… Kibarca çakıyor…
Bakın neler diyor:

 

Suçüstü!

SONSAYFA.COM’un, “Radikal – Gizli Tanık” ilişkisini fotoğraflarıyla kanıtlaması “müthiş bir gazetecilik olayı”dır…
İnternet medyacılığının ne kadar “önemli” ve elbette “değerli” olduğunun göstergesidir…
Bu mükemmel gazeteciliği görmezden gelip, haberi eleştirerek veren ve bu arada haberi yapan SONSAYFA.COM’un adını anmayanlara karşılık M. Nedim Hazar’ın haberin kaynağının SONSAYFA.COM olduğuna dikkat çekmesi, komplekssiz gazetecilik örneğidir.
Radikal’in yaptığı ise bir gazetecilik ayıbıdır…

Adnan Berk Okan

Bazı şeylerin vahametini kavrayabilmek için minik bir kurgu yapmak gerekebiliyor. Gerçekten yaşanan olayların dehşet verici boyutunu ve ortalık yerde 'demokrasi, özgür basın' diye salınanların gerçek yüzünü görebilmek için resimdeki karakterleri tersyüz etmek iyi olacak gibi.

Özellikle Erzincan olayları esnasında ve sonrasında Holding Medyası'nın, hassaten Radikal Gazetesi'nin konumu ve durumu bana hep enteresan geliyor. O Radikal ki, lansman sürecindeki dönen reklamlarında nasıl bir konumdaydı, şimdiki durumu nasıl içler acısı bir vaziyette.

Bahsi geçen gazete Ergenekon sürecinde çok ince vuruşlar ile olayı sulandırma/bulandırmaya yönelik hiç de küçümsenmeyecek bir performans sergiledi. Bence salt bu özelliği ile bile Ergenekonseverlerin iltifatına mazhar olmalı. Yazık, Cemiyet bu yönü ıskaladı, yeterli ödül vermedi bu mevkuteye.

Gazete önceki günkü haberiyle de büyük (!) bir gazetecilik örneği sergileyerek Erzincan olayının gizli tanıklarını buldu ve bu tanıkların ifadelerini baskı altında verdiklerini, bu nedenle ifadelerinde değişime gideceklerini yazdı. Masum bir habercilik hadisesiymiş gibi görünen bu olay aslında ülkemizde siyaset/medya/cunta ilişkisinin enteresan bir örneğiydi.

Nitekim Son Sayfa isimli internet sitesinde yayınlanan fotoğraflar, meselenin dehşetini ortaya seriverdi.

Andıç medyasının bidayetinden beri darbeler ve hassaten 28 Şubat hakkındaki durumu ve konumu belli. Bu nedenle şaşırsak da anlayışla karşılıyoruz bu tür paslaşmaları. Beni esas dehşete düşüren, barolar ve yargı gibi her fırsatta 'yargı baskı altında, kuşatılıyor' diye bağıran güruhun bu konudaki dut yemiş bülbül durumu. Başka bir ülkede olsa yer yerinden oynar 'Kardeşim ne işi var gizli tanık ile siyasetçinin? Ne işi var devam eden bir mahkemenin gizli tanığı ile gazetecinin?' diye kıyametler kopardı.

 

M. Nedim Hazar’ın yazısının tamamını okumak için

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar