Liyakat mı Aidiyet mi?
Mehmet Şahin, Devlet memuru olabilmek için “T.C. vatandaşı” olmayı niçin yeterli görmüyordu?..
GAZETECİLER.COM-
15 Temmuz başarısız darbe girişimi herkese (Birkaç gazeteci/yazar hariç.) ders olmuş gibi…
Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Sayın Başbakan ve hemen bütün
parlamenterler, devlet memuriyetinde önceliğin “Liyakat” olduğu konusunda hemfikir…
Geçtiğimiz gece Şirin Payzın’ın konukları da tartışmanın sonunda, devlet
memuriyetinde mutlaka liyakatin temel alınması gerektiği konusunda mutabık kaldılar…
Ama…
* * *
AK Parti hükümetlerine verdiği destekle tanınan Doç. Mehmet Şahin “aidiyetinin sorgulanması şartıyla” deyiverdi…
Payzın önce araya girdi…
“Nasıl yani?.. Aidiyet derken?..” falan gibi bir şeyler sormaya çalıştı…
Ancak…
Mehmet Şahin öyle bir “aidiyet işte” dedi ki…
Payzın konuyu açmasını isteyemeyecek kadar korktu Şahin’in o ifadesinden…
* * *
Oysa…
Şirin Payzın, Mehmet Şahin’e “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde görev
alabilmek için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak neden yeterli değil?”
diye sormalıydı…
Bir demokratik laik hukuk devletinde görev almak isteyen bir yurttaşın başka
hangi aidiyeti sorgulanacaktı ki?..
İnançları mı?..
Mezhebi mi?..
Dili mi?..
Etnik kökeni mi?..
Neyi?..
* * *
Peki…
Mehmet Şahin, Devlet memuru olabilmek için “T.C. vatandaşı” olmayı niçin yeterli görmüyordu?..
Neden, görevin gerektirdiği liyakat ve sabıkasızlık kaydını “değersiz” buluyordu?..
Çünkü…
Mehmet Şahin de diğer birçok muhafazakâr demokrat gibi, yurttaşın liyakatinden önce aidiyetinin geldiğine inanıyordu…
Ya da…
O da bazı muhafazakâr demokratlar gibi; devlet memurluğu için liyakatin değil de
aidiyetin (İktidar partisinden olmak, Müslüman ve hem de Sünni olmak, Türk
olmak) daha ehemmiyetli olmasını istiyordu…
Haliyle de “liyakatten önce aidiyet” diyordu…
Yakup Murat
15 Temmuz başarısız darbe girişimi herkese (Birkaç gazeteci/yazar hariç.) ders olmuş gibi…
Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Sayın Başbakan ve hemen bütün
parlamenterler, devlet memuriyetinde önceliğin “Liyakat” olduğu konusunda hemfikir…
Geçtiğimiz gece Şirin Payzın’ın konukları da tartışmanın sonunda, devlet
memuriyetinde mutlaka liyakatin temel alınması gerektiği konusunda mutabık kaldılar…
Ama…
* * *
AK Parti hükümetlerine verdiği destekle tanınan Doç. Mehmet Şahin “aidiyetinin sorgulanması şartıyla” deyiverdi…
Payzın önce araya girdi…
“Nasıl yani?.. Aidiyet derken?..” falan gibi bir şeyler sormaya çalıştı…
Ancak…
Mehmet Şahin öyle bir “aidiyet işte” dedi ki…
Payzın konuyu açmasını isteyemeyecek kadar korktu Şahin’in o ifadesinden…
* * *
Oysa…
Şirin Payzın, Mehmet Şahin’e “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde görev
alabilmek için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak neden yeterli değil?”
diye sormalıydı…
Bir demokratik laik hukuk devletinde görev almak isteyen bir yurttaşın başka
hangi aidiyeti sorgulanacaktı ki?..
İnançları mı?..
Mezhebi mi?..
Dili mi?..
Etnik kökeni mi?..
Neyi?..
* * *
Peki…
Mehmet Şahin, Devlet memuru olabilmek için “T.C. vatandaşı” olmayı niçin yeterli görmüyordu?..
Neden, görevin gerektirdiği liyakat ve sabıkasızlık kaydını “değersiz” buluyordu?..
Çünkü…
Mehmet Şahin de diğer birçok muhafazakâr demokrat gibi, yurttaşın liyakatinden önce aidiyetinin geldiğine inanıyordu…
Ya da…
O da bazı muhafazakâr demokratlar gibi; devlet memurluğu için liyakatin değil de
aidiyetin (İktidar partisinden olmak, Müslüman ve hem de Sünni olmak, Türk
olmak) daha ehemmiyetli olmasını istiyordu…
Haliyle de “liyakatten önce aidiyet” diyordu…
Yakup Murat