Kul hakkı olan vekillik maaşına kanaat et Hakan Şükür, çünkü...
Vekil oldun gari vekilliğini yap Hakan Şükür... Yanlış "yollar" açma... Kul hakkı olan vekillik maaşına kanaat et...
Yok efendim yok...
Bizim itirazımızın "duygu dünyası" ile ilgisi yok...
Yaradan ile kulu arasında işimiz olmaz...
Bizim itirazımız açtığı yoladır...
"Yol" deyip de geçmemek lazım...
Kimi yollar 'yoldan" çıkarır...
Kimi de şerden selamete ulaştırır...
Misal;
Hazreti Hüseyin yola Kerbala'da şehit edileceğini bile bile çıkmıştı... "Benden sonrakiler zulmün üstüne yürümez" diye vazgeçmedi sonunu bildiği o yoldan...
"Yanarak" neslinin yolunu aydınlattı.
Zulme karşı "ölümcül cesareti" örneklendirdi...
Ne der Sokrat!
"Senden önce gelenlerden ibret al ama senden sonra geleceklere ibret olma"...
Hakan Şükür de seçtiği yol ile neyi tercih ettiğine bakmalı...
İbret almalı, ibretlik olmamalı...
O yüzden dilimiz döndüğünce "itirazımızın" sebebini izah edelim...
1- KUL HAKKI; Hakan Şükür, zekasını, uzmanlığını para karşılığı LİG TV'nin hizmetine sunduğunda şu an için asli işi olan MİLLETVEKİLLİĞİ görevini ihmal etmiş olacak. Oysa ki vekilliğin her "an"ında kul hakkı vardır. Zamanını tüyü bitmemiş yetim için, 70 milyonun cebinden çıkan her kuruş için harcamak zorundadır. Vekillik maaşını beğenir beğenmez... Çerez parası sayar saymaz... Mevzu bu değil. Önemli olan o paranın kaynağıdır. (Tabii bu tamamen "duygu" dünyasıyla ilgili bir mevzu... Hakan Şükür de o "duygu" dünyası bulunmasa, "kul hakkını" hatırlatmak da lüzumsuz olurdu. )
2-MECLİS'TE VEKİL KALMAZ; Hakan Şükür'ün açtığı yol Meclis'i boşaltır.
Yarın mühendisi sahaya çıkacağım, inşaatçısı bina dikeceğim, marangozu kalas yontacağım diye başvurursa ne olacak? (diyecekken oldu bile...)
Buyrun işte!
CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün doktorluk mesleğini, Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt da avukatlık mesleğini icra etmek üzere TBMM Başkanlığı'na başvurmuş.
Düzgün demiş ki "Hakan Şükür futbol deneyimim var, futbolu biliyorum diyor yorumculuk için, benim de 20 yıllık doktorluk deneyimim var"...
Hadi bakalım...
Hangisi daha gerekli bu toplum için...
Futbol yorumcusu mu?
Doktor mu?
Milletvekili mi?
Hakan Şükür'ün açtığı yol işte bu yüzden doğru yol değil...
3-İKİ KUVVET ÇOK GELİR; Hakan Şükür vekillikle birlikte "yasama" gücünün içine dahil oldu. LİG TV yorumculuğu yaptığı taktirde bu güce bir de "4. kuvvet medyayı" dahil etmiş olacak. Yani sıradan bir "ek iş" değil seçimi... Kuvvetler ayrılığına "aykırı" hali... Bir partinin temsilcisi olan kişinin yorumları ile kamuoyu oluşturması ve kamuoyuna yön vermesi tasvip edilemez. Meşhur bir slogan var ya hani... "Kontrolsüz güç güç değildir" diye... Hakan Şükür'ün duble "kuvvet" kullanımı da kontrolsüz bir güç yaratır.
Hasılı Hakan Şükür!
Açtığın yol Meclis'i boşaltır, duble kuvvet şirazeden çıkartır.
Vekil oldun gari vekilliğini yap!...
Futbol camiası için eşsiz fikirlerin varsa Spor'dan sorumlu bakan olmaya bak!
Paraya pula ihtiyacın yok... "Egonu" şişirecek alkışı, "gururlanmana" vesile olacak "hamlıkları" geride bıraktın...
Başkalarının da kullanacağı yanlış "yollar" açma...
Kul hakkı olan vekillik maaşına kanaat et...
Vekil Hakan Şükür olarak kal!
[email protected]
Bizim itirazımızın "duygu dünyası" ile ilgisi yok...
Yaradan ile kulu arasında işimiz olmaz...
Bizim itirazımız açtığı yoladır...
"Yol" deyip de geçmemek lazım...
Kimi yollar 'yoldan" çıkarır...
Kimi de şerden selamete ulaştırır...
Misal;
Hazreti Hüseyin yola Kerbala'da şehit edileceğini bile bile çıkmıştı... "Benden sonrakiler zulmün üstüne yürümez" diye vazgeçmedi sonunu bildiği o yoldan...
"Yanarak" neslinin yolunu aydınlattı.
Zulme karşı "ölümcül cesareti" örneklendirdi...
Ne der Sokrat!
"Senden önce gelenlerden ibret al ama senden sonra geleceklere ibret olma"...
Hakan Şükür de seçtiği yol ile neyi tercih ettiğine bakmalı...
İbret almalı, ibretlik olmamalı...
O yüzden dilimiz döndüğünce "itirazımızın" sebebini izah edelim...
1- KUL HAKKI; Hakan Şükür, zekasını, uzmanlığını para karşılığı LİG TV'nin hizmetine sunduğunda şu an için asli işi olan MİLLETVEKİLLİĞİ görevini ihmal etmiş olacak. Oysa ki vekilliğin her "an"ında kul hakkı vardır. Zamanını tüyü bitmemiş yetim için, 70 milyonun cebinden çıkan her kuruş için harcamak zorundadır. Vekillik maaşını beğenir beğenmez... Çerez parası sayar saymaz... Mevzu bu değil. Önemli olan o paranın kaynağıdır. (Tabii bu tamamen "duygu" dünyasıyla ilgili bir mevzu... Hakan Şükür de o "duygu" dünyası bulunmasa, "kul hakkını" hatırlatmak da lüzumsuz olurdu. )
2-MECLİS'TE VEKİL KALMAZ; Hakan Şükür'ün açtığı yol Meclis'i boşaltır.
Yarın mühendisi sahaya çıkacağım, inşaatçısı bina dikeceğim, marangozu kalas yontacağım diye başvurursa ne olacak? (diyecekken oldu bile...)
Buyrun işte!
CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün doktorluk mesleğini, Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt da avukatlık mesleğini icra etmek üzere TBMM Başkanlığı'na başvurmuş.
Düzgün demiş ki "Hakan Şükür futbol deneyimim var, futbolu biliyorum diyor yorumculuk için, benim de 20 yıllık doktorluk deneyimim var"...
Hadi bakalım...
Hangisi daha gerekli bu toplum için...
Futbol yorumcusu mu?
Doktor mu?
Milletvekili mi?
Hakan Şükür'ün açtığı yol işte bu yüzden doğru yol değil...
3-İKİ KUVVET ÇOK GELİR; Hakan Şükür vekillikle birlikte "yasama" gücünün içine dahil oldu. LİG TV yorumculuğu yaptığı taktirde bu güce bir de "4. kuvvet medyayı" dahil etmiş olacak. Yani sıradan bir "ek iş" değil seçimi... Kuvvetler ayrılığına "aykırı" hali... Bir partinin temsilcisi olan kişinin yorumları ile kamuoyu oluşturması ve kamuoyuna yön vermesi tasvip edilemez. Meşhur bir slogan var ya hani... "Kontrolsüz güç güç değildir" diye... Hakan Şükür'ün duble "kuvvet" kullanımı da kontrolsüz bir güç yaratır.
Hasılı Hakan Şükür!
Açtığın yol Meclis'i boşaltır, duble kuvvet şirazeden çıkartır.
Vekil oldun gari vekilliğini yap!...
Futbol camiası için eşsiz fikirlerin varsa Spor'dan sorumlu bakan olmaya bak!
Paraya pula ihtiyacın yok... "Egonu" şişirecek alkışı, "gururlanmana" vesile olacak "hamlıkları" geride bıraktın...
Başkalarının da kullanacağı yanlış "yollar" açma...
Kul hakkı olan vekillik maaşına kanaat et...
Vekil Hakan Şükür olarak kal!
[email protected]
