MEDYA KÖŞESİ

Kim bu <font color='#FF0000'>Mossad Ajanı Gazeteciler</font>?

Yani bir Mossad Ajanı, “düşman” diye sorguladığı kişiye, Mossad’ın istekleri doğrultusunda çalışan gazetecilerin isimlerini tek tek saymış!

Kim bu <font color='#FF0000'>Mossad Ajanı Gazeteciler</font>?
GAZETECİLER.COM - Çoktandır gevelenen bir dedikodu bu kez bir yardım vakfı başkanı tarafından, bir gazeteciyle gündeme taşındı. Bazı meslektaşlarımız bu iddiayı ciddiye alıp cevaplar bile verdiler.

Onlardan biri de Mehmet Y. Yılmaz...

Bakın neler yazıyor bu konuda:

Mossad ajanı Türk gazeteciler!

Rasim Ozan Kütahyalı, dünkü Taraf’ta İHH Başkanı Bülent Yıldırım ile yaptığı bir konuşmayı aktardı.

İHH Başkanı, Hürriyet’te yayımlanan baskın sonrası asker görüntülerinin bir üyeleri tarafından gazeteye verilmiş olmasını kabul etmiyor.

“O fotoğrafların devamında İsrailli askerlere yardım ettiğimizin görüntüleri de olması lazım. Niçin o yardım ve tedavi görüntülerini yayınlamıyorlar” diye soruyor.

Kütahyalı gibi iddialı bir gazetecinin o görüntülerin de yayımlandığını İHH Başkanı’na hatırlatmasını beklerdim.

Belki Yıldırım o zaman daha inandırıcı bir şeyler söyleme fırsatı da bulurdu.
Fotoğrafların İHH internet sitesinde yayımlanması için de “Basında yayımlandıktan sonra arkadaşlar koymuşlar. Sonra hemen onları kaldırttık” diyor.

Merak ettim: Madem bu fotoğraflar ancak İsrail tarafından sızdırılabilirdi, İHH nereden buldu? Demek ki bazı İHH üyelerinin elinde bu fotoğraflar olabiliyormuş!

Ama en inanılmazı ise İHH Başkanı’nın kendisini sorgulayan Mossad ajanı ile yaptığını iddia ettiği konuşma.

Yıldırım, kendisini sorgulayan ajan ile konuşmuş o da “Her şey daha yeni başlıyor, önümüzdeki haftadan itibaren neler olacağını, havanın nasıl değişeceğini göreceksin” diyerek, belli yayın organlarının ve belli gazetecilerin isimlerini vermiş.

Yani bir Mossad Ajanı, “düşman” diye sorguladığı kişiye, Mossad’ın istekleri doğrultusunda çalışan gazetecilerin isimlerini tek tek saymış!

Yıldırım “gerekirse” bu isimleri tek tek açıklayacağını da söylüyor.
Bence “gerekir”, hemen açıklasa iyi olur.

Ama palavranın böylesine de daha önce pek rastlamadığımı söylemek zorundayım, kusura bakmasın.

Mehmet Y. Yılmaz'ın yazısının tamamını
Yorumlar