Kenan Tekdağ'a yakışan neydi?..
Bütün bunları; Kenan Tekdağ’ın, gazeteport’a verdiği demeci okuduktan sonra yazıyorum…
Ben ve GAZETECİLER.COM, HT Medya Gurubu’nun başarılarında en büyük paylardan birinin: Kenan Tekdağ’a ait olduğunu söyleye geldik…
Kendisi her ne kadar bu başarının “Tek Mimarı”nınTurgay Ciner olduğunu söylüyorsa da, biz mevcut görüşümüzde ısrar ediyoruz…
Akıllı patronlar para verip çekilirler…
Turgay Ciner’in “akıllı patron” olduğu kesin…
Türkiye gibi bir ülkede servet sahibi olmak kolaydır ama ayakta kalmak mucizedir…
Nitekim siyasal iktidarlarla kavga eden hiçbir patron (ille de medya patronu) ekonomik iktidarını sürdürememiştir…
Bu acı gerçeği Ciner’in bilmemesi mümkün mü?..
Hem, günümüz dünyasında başarının tek kişiye ait olduğu kabul edilemez…
“Süper adam” dönemleri de “başını vermeyen şehit” efsaneleri de çok gerilerde kaldı…
Bütün bunları; Kenan Tekdağ’ın, gazeteport’a verdiği demeci okuduktan sonra yazıyorum…
Ve…
Başarılı işadamları ve profesyoneller geçiyor gözlerimin önünden bir bir…
“Başarılı Profesyonel” deyince ben KOÇ Gurubu’nun profesyonellerini hatırlarım…
Karamehmet’inkiler de başarılı birer profesyoneldiler ama patron için değil, kendileri için çalıştılar…
Sonunda içlerinden çoğu banka sahibi olurken Karamehmet ise bankalarını kaybetti…
İşin garibi…
Karamehmet’in en başarılı(!) profesyonel yöneticileri (nedense) Yapı Kredi ve Pamukbank’ın genel müdürleri arasından çıktı…
Ben, Kenan Tekdağ’ın ilerleyen yıllarda medya veya enerji sektöründe dev bir patron olabileceğini hiç düşünmedim…
Düşünmedim çünkü O’nu hep, KOÇ Gurubu profesyonellerine benzettim…
“Patronu için çalışan profesyonel”…
Patronu için çalışan profesyonel, ekip çalışmasının erdemine inanır…
Unutmayın ki, matbaada çalışan ve işi vidaları sıkmak olan bir işçi, görevini iyi yapmazsa gazete basılmaz…
En azından gecikir…
Habertürk ekranları başarılıydı çünkü iyi bir ekip kurulmuştu…
Tek, tek herkes işini iyi yapıyordu…
İşlerini iyi yapanlardan üçü de; Erdoğan Aktaş, Zafer Arapkirli ve Saba Tümer’di…
Saba Tümer, istifasından sonra mahkemeye verildi…
Erdoğan Aktaş’ın, ayrılacağı gün, Gazete HT’de reklâmı vardı akşam için…
Ama ekrana çıkarılmadı Aktaş…
Yerine “abuk bir tekrar” kondu…
Zafer Arapkirli ise ekrandan kovuldu…
Biliyor musunuz?..
Bu ayrılıklar MAFİA tipi ayrılıklardır…
MAFİA’da çalışanlar (yasal işlerde) işten ayrıldıktan sonra Omerta kuralı gereği böyle aşağılanırlar, korkutulurlar ki ayrıldıkları şirketle ilgili bildiklerini ölünceye kadar saklasınlar…
Normal tetikçiler ayrılıp da konuşursa öldürülür, dili kesilir ve ağzına tıkanır…
Yasal şirketlerde çalışanlara da gözdağı verilir…
Kenan Tekdağ gibi bir centilmen MAFİA tipi ayrılıkları hatırlatan bu sevimsiz durumlara sebep olmamalıydı…
Ona yakışan, ayrılanlara hizmetleri için teşekkür etmek, yerlerini doldurmaya çalışacaklarını söylemek ve “Onların katkılarıyla geldiğimiz nokta henüz hedeflediğimiz noktanın çok uzağıdır ve biz arkadaşlarımızın bıraktıkları bu noktadan çok daha yükseğe çıkacağız" demekti...
Gerçek güçlüler, teşekkür de bilir, özür dilemeyi de…
Geçmişi aşağılayanlar, yapılan hizmetleri görmezden gelenler; gelecekten korkanlardır…
Şimdiye kadar hep ileri bakan ve çalıştığı işlerden alnının akıyla çıkan Kenan Tekdağ’a hatırlatayım dedim…
Unutmasın ki “Vızıltı” diye tanımladığı o arkadaşlara aylarca maaş ödedi CİNER GURUBU…
Yine unutmasın ki o “vızıltılar” başka patronlar tarafından çok başarılı bulunmuş olmalılar ki Habertürk’te sahip oldukları imkânların çok daha yüksekleri ile ödüllendirildiler…
Sevgili Kenan Tekdağ…
Hem Turgay Ciner, hem Sen, hem Fatih Altaylı ve hem de Medyanız ile diğer şirketleriniz ülkemiz için çok gereklisiniz…
Aman bu gereklilik yara almasın!...
