Kekeç'ten Hasan Cemal'e: Gazeteci misin, TÜSİAD sözcüsü müsün?
Kekeç sordu: "Mesleğinin sonuna gelmiş duayen gazeteci Hasan Cemal karar vermek zorunda: “TÜSİAD sözcülüğü” mü yapacak, bağımsız gazeteci mi olacak?"
"Vallahi de aklıma geldi... “Bu Hasan Cemal dayanamaz” dedim... TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes’in yüksek enflasyondan yakınan konuşması ve bu konuşmaya verilen cevaptan sonra Hasan Cemal dayanamaz, çıkar, mutlaka yüksek volümlü bir itiraz yazısı yazar... Öyle yaptı."
Bu giriş Star yazarı Ahmet Kekeç'in köşesinden. Kekeç, Hasan Cemalin "ne zaman TÜSİAD’ı zor durumda bırakan bir siyasetçi açıklaması gelse, imdada koştuğunu" ileri sürdüğü yazısında Hasan Cemal'in şaşırtmadığını söyledi.
İşte o yazıdan çarpıcı bölümler:
HASAN CEMAL'E İŞ ÇIKTI
TÜSİAD’ın hanımefendi başkanı, geçenlerde, herhalde aklına başka konu gelmediği için, çıkıp bir “muhayyel enflasyon” açıklaması yaptı, kendince birtakım talepler sıraladı. Mutfaklarını istedikleri gibi tanzim edemiyorlarmış. İstedikleri yemekleri yiyemiyorlarmış. Zaten yüksek enflasyon riski de varmış... Hayır, elbette enflasyondan söz edilemezmiş ama belli mi olurmuş...
Sırf konuşmuş olmak için konuştuğu besbelli bu hanımefendiye hükümet canibinden tepki geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da tepki gösterdi tabii...
Eh, Hasan Cemal’e de iş çıktı.
Efendim ekonomi, demokrasi, hukuk ilişkisi doğru işlemiyor... Güç zehirlenmesi... Faşizmin ayak sesleri... Kendi sesinden başkasına tahammül edemeyen Erdoğan... Saraydaki Sultan...
BIRAK SEN SARAY'DAKİ SULTANI...
Hasan Cemal’e şunu söylemek lazım: “Bırak sen Saraydaki Sultanı da, TÜSİAD söz konusu olunca neden huysuzlanıyorsun, onu anlat.”
Bu kuruluş, birkaç yıl öncesine kadar, hükümeti, yeni “stand-by” anlaşması konusunda sıkıştırıyordu. IMF’yle yeniden söz kesmeliydik... Yoksa ekonomik olarak batardık...
Hükümet de, doğal olarak, bu “sıkıştırma”ya karşı pozisyon alıyordu...
Çünkü borçlarımızı ödemiştik... Yeni bir kredi anlaşmasına gerek yoktu... Pekala yolumuza IMF’siz de devam edebilirdik...
Hayır, öyle değilmiş... Ekonomimiz zora girermiş...
BAĞIMSIZ GAZETECİ MİSİN TÜSİAD SÖZCÜSÜ MÜ?
Bunu Hasan Cemal söylüyordu...
Daha doğrusu, TÜSİAD’çılar sufle veriyordu, o tekrarlıyordu.
Bir değil, iki değil, üç değil... Bu konuda belki onlarca yazı yazdı.
Mesleğinin sonuna gelmiş duayen gazeteci Hasan Cemal karar vermek zorunda: “TÜSİAD sözcülüğü” mü yapacak, bağımsız gazeteci mi olacak?