MEDYA KÖŞESİ

Kavuklu, Pişekâr'ı nasıl deli etti?

İki aklı başında ve ciddi bilim adamının böylesine gayrı ciddi iki kişinin konukluğunu kabul etmelerini yadırgadım.

Kavuklu, Pişekâr'ı nasıl deli etti?
ADNAN BERK OKAN – HABER ANALİZ - Ben onları Pişekâr ile Kavuklu'ya benzetiyorum.
Kimleri mi?..
Fatih Altaylı ve Murat Bardakçı'yı.
Henüz birbirlerine yumruk sallanmıyorlar ama Fatih Altaylı öyle sulu şakalar yapıyor ki Bardakçı'ya; okuyucu postalarına bile dayanamayan Altaylı şimdilik sadece "şaka yapan" taraf olduğu için sorun olmuyor...
Murat Bardakçı ar tutulmasından kurtulup biraz kişilikli olur da Altaylı'nın haddini bildirmeye kalkarsa kavga kaçınılmaz.

Bu ikili, Prof. Dr. Vahdettin Ergin ve Prof. Dr. Soli Özel'i konuk ettiler.
İki aklı başında ve ciddi bilim adamının böylesine gayrı ciddi iki kişinin konukluğunu kabul etmelerini yadırgadım.
Ama yine de müthiş(!) ikiliden fırsat bulup güzel bilgiler verdiler.
Bu arada bir hatırlatma yapayım:
Gençler bilmeyebilir, belki ilgilerini de çekmemiştir ama Pişekâr ve Kavuklu, Türk orta oyunu sanatının iki önemli tipidir.

Pişekâr; herkesin huyuna göre konuşmasını, yüze gülmesini bilen, içten pazarlıklı, arabulucu, kavgaları yatıştıran, dargınları buluşturan, ölçülü, ağırbaşlı, her kalıba girebilen, işine gelince dilini tutmasını bilen esnek bir kişiliğe sahiptir (Uludağ Sözlük).

Sahneye önce O gelir ama zaman zaman sahneyi Kavuklu'ya bırakır.
Saz heyeti "Kavuklu Havası" çalmaya başlayınca Kavuklu da sahnede görünür.

Kavuklu; küfürbaz, öfkeli ve patavatsız bir tiptir.
Sahnede söylenen bazı sözleri anlamadan anlamış gibi görünmeye çalışınca seyircileri güldürür.
Bazen de söylenilenleri yanlış anlar, hareketlerden yanlış manalar çıkarır ve o kişilerle arasında tartışma, kavga ve hatta dövüş olur.
Pişekâr, bu gibi durumlarda oyuna karışır, ölçülü, ağırbaşlı, yerinde konuşmasını bilen bir kimse olduğu için, anlaşmazlıkları hallederek, kırgınlıkları tatlıya bağlar, hatta oyunun istikametini yeniden tayin eder.

Pişekâr'la Kavuklu sahnede bir araya geldiklerinde önce, aralarında kısa bir atışma yaparlar.
Sonra Kavuklu tekerlemesini söyler ve böylece oyun başlamış olur.
Bu arada sahneye ara karakterler de girer çıkar.
Bunlar genellikle Kavuklu'nun güldürmesine çanak tutan kişilerdir.

Altaylı ve Bardakçı'ya dikkat ediyorum; Pişekâr ile Kavuklu'yu öylesine benimsemişler ki bu kadar olur...

Aman ha!..

Murat Bardakçı'nın tarih bilgisine ve arşivine diyeceğim yok ama ağırlığını düşürüyor.

Derinliği sığlaşıyor.

Fatih Altaylı karşısında, şamar oğlanına dönüşüyor.

Ve bir bilim insanına yazık oluyor...

Adnanberkokan@gmail.com

Yorumlar