MEDYA KÖŞESİ

Karaalioğlu hangi medyayı suçluyor

Hükümet" ve hatta "din" karşıtı medya hükmünü veriyor: "Cinayeti dinciler işledi".

Karaalioğlu hangi medyayı suçluyor
GAZETECİLER.COM
Mustafa Karaalioğlu
da bugün Danıştay Cinayeti üzerinde duruyor.
Haliyle TÜBİTAK Raporu onun da elinde ve yazdıklarını destekliyor.
Cinayet işlendiği gün (Karaalioğlu'na göre CHP Medyası) ve devamında "hükümet" ve hatta "din" karşıtı medya hükmünü veriyor: "Cinayeti dinciler işledi".
Karaalioğlu'na göre bu yalanın kod adı "YALAN".
Bakın neden yalan?

Kod adı gazetecilik olan bir yalan

Danıştay katliamının o günün Türkiye'sinde yarattığı muazzam gerilim ve devamında gelişen bir çatışma iklimi unutulmamalıdır. Saldırı, Türk demokrasisine ihtilallerden sonra indirilen en büyük ve en sinsi darbedir.

Vak'anın kendisinden daha elim ve vahim olan her şeyin göz göre göre yaşanmış olmasıdır.

Daha ilk anda saldırının tamamen hedef şaşırtmak için, planlı, destekli ve sonradan ilişkilerinin ortaya çıkarıldığı gibi Ergenekon menşe'li bir faaliyet olduğu anlaşılıyordu. Cumhurbaşkanlığı seçimine gidilirken, yani AK Parti iktidarı daha da güçlenecek ve sistem bir önemli koltuğunu kaybedecekken böylesine bir saldırının neden yapıldığı belliydi.

Bir provokatif eylem için bundan daha tipik bir görüntü olamazdı.

Buna rağmen; CHP ve CHP medyası daha ilk dakikadan itibaren Danıştay saldırısını bir başörtü eylemi olarak yaftaladı; iktidar partisini de bu eylemi cesaretlendiren bir unsur olarak hedefe koydular. Hatırı sayılır bir kitleyi de bu yalana inandırdılar. Cumhuriyet mitingleri sonuçta bu sinsi saldırıyla tetiklenmiştir. Bir yanda gerçekten saf ve olayları medyanın aktardığı gibi zanneden insanlar, öte yanda katıksız Ergenekon meydanlarda birlikte yürüdü. Cumhuriyet tarihinin en dramatik mitingleri böyle yapıldı.

Eğer, bu ülkede bağımsız, özgür, demokrat bir medya olmasaydı bugün önemli bir kesim Danıştay cinayetinin başörtüsü için işlenen bir irtica eylemi olduğunu düşünmeye devam edecekti. "Tamam bu dava görüldü, konu kapandı" diyen CHP liderinin kestiği racon hüküm sürecekti. Ergenekon tayfasının kan üzerinden yürüttüğü propaganda toplumun geleceğini teslim alacaktı.

Adını koyalım. Bu ülkede özgür ve demokrat medya olmasaydı tarih yanlış yazılacaktı... Bu kadar net.

İtirazı olan o günün gazete manşetlerine baksın; her biri birer seferberlik tetkik kurulu bülteni olan haber kuşaklarını hatırlasın.

Sadece Danıştay olayında değil. Sarıkız'da, Ayışığı'nda, Eldiven'de, Balyoz'da, Kafes'te, ıslak imzada, faili meçhullerde, dost mayınıyla ölen askerlerde... Saymakla bitmiyor.

Türkiye'de habercilik, gerçeğin bütün yönleriyle ortaya konulması, bütün kurumların gerçekler karşısında hesap verebilir olması ve toplumun kendisini yakından ilgilendiren böylesine sarsıcı vak'alarda taraf olması medyanın demokratikleşmesi sayesindedir.

Tersini de söyleyelim...

Mustafa Karaalioğlu'nun yazısının tamamını

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar