İşte Paşam Fatih Altaylı
Onun için vefa İstanbul’da bir semt adı, sadakat ise kasapta satılan hayvansal artıklardır…
Yavuz Semerci'nin istifasının "ilkeli bir yazar" tavrı olduğunda Fatih Altaylı hariç herkesin "hemfikir" olduğundan eminim...
Peki Fatih Altaylı gibi bir genel yayın yönetmenini barındıran patronaj sisteminin "ilkesizliği" için bir şey söylemeyecek miyiz?..
Gazetelerimize günlerdir bakıyorum tek bir Allah'ın kulu "Ayıp ettin Fatih!" ya da "Ey Turgay Ciner, bu mu senin özgürlük anlayışın?" demiyor, diyemiyor.
Neden?.
Korkuyorlar...
Ve o korku ile "Fatih, Yavuz'un yerine beni alır belki" diye umutlanıyorlar...
Yahu...
Fatih Altaylı'nın genel yayın yönetmenliğinde çalışmaya can atanlardansanız, alın sizin olsun ama unutmayın: Onun için vefa ve İstanbul'da bir semt adı, sadakat ise kasapta satılan hayvansal artıklardır...
Önce, 10 Haziran 2001'de Hürriyet'teki köşesinde yayımlanan şu yazısını okuyun...
Sonra da bu yazı ile "hakaret" ettiği, "hırsız" demeye getirdiği Mehmet Cansun'un yardımcısı olup sustuğunu hatırlayın...
Daha da öte, Yavuz Semerci'yi, işte o Cansun'un eniştesi Cüneyt Zapsu'nun danışmanlık yaptığı Amerikan rakı tekelinin tekerine çomak soktuğu için istemediğini görün artık...
Buyurun "Cansun'a kulüp emanet edilemez" dediği o yazısını okuyun ve "kulüp emanet edilemez" dediği adamın yardımcılığını hangi yüzle kabul edip yaptığının yorumunu ise siz yapın.
Cansun'a kulüp emanet edilemez
GALATASARAY'da mevcut yönetim hesap vermeden kaçma kararı aldı. Ve ''başarısız'' olduğu için bırakan yönetimden bir isim, başkanlık için ilk çıkan aday oldu.
2. Başkan Mehmet Cansun, şimdilik ortadaki yegáne aday.
Peki yönetim başarısız da, Cansun çok mu başarılı ki aday oluyor?
Size bir Cansun hikáyesi anlatayım ki, başarılı olup olmadığına kendiniz karar verin.
Geçen yıl transfer dönemi. Galatasaray, Samsunspor'un golcüsü Serkan'a talip.
Serkan için pazarlıklar yapılıyor.
Ve sonunda Samsun'a ödenecek bonservis bedeli olarak 4 milyon dolar civarında bir yere geliniyor.
Galatasaray yönetimi, işi bitirmesi için yetki ve bir de çek karnesi vererek Cansun'u Samsun'a yolluyor.
Cansun'a verilen yetki, 3 milyon 600 bin dolara kadar.
Bunun için de yanına verilen çek karnelerinde 36 adet 100 bin dolarlık yaprak var.
36 ay vadeli olarak bonservis bedeli ödenecek.
Yetki bundan ibaret.
Cansun gidiyor, işi bitiriyor ve geliyor.
Serkan Galatasaraylı oluyor.
Ama kaça?
Kilit soru işte bu.
3 milyon 600 bin dolar yetki alan Cansun, işi 7 milyon 600 bin dolara bitiriyor.
Cansun yönetime verdiği raporda, ''Kusura bakmayın. 38 adet 200 bin dolarlık çek verdim'' diyor.
Verilen yetkinin tam iki misli.
Bu rakam Samsunspor'un hesaplarında nasıl görünüyor bilmem.
Ama Galatasaray'daki görüntü bu.
Şimdi aynı Mehmet Cansun'a, zaten sıkıntıda olan Galatasaray'ın bütçesi emanet edilecek.
Nasıl edilecek, benim aklım almıyor! .