'Huysuzluk' edenlere kapak olsun!
Umur Talu ile Bekir Coşkun arasındaki atışma sürüyor. Bu kez "Huysuz"dan "sessiz"e yanıt geldi...
GAZETECİLER.COM - Habertürk'ün iki yazarı Bekir Coşkun ile Umur Talu arasında medyaya örnek olacak bir atışma yaşanıyor... Her ikisi de birbirini kırmadan ama sözlerini de sakınmadan "tatlı tatlı" atışıyorlar...
Bekir Coşkun'un liste ironisi ile başlayan atışmada söz sırası dönüp dolaşıp yine Umur Talu'ya gelmiş... Bekir Coşkun'un "Huysuz" dediği Umur Talu bakın nasıl cevap vermiş...
BEKİR COŞKUN, UMUR TALU'YA DÜN NE YAZMIŞTI? |
BİLİYORSUNUZ, Balyoz darbe planı kapsamında gazetecilerle ilgili elimizde iki liste var: Asılacaklar listesi, kullanılacaklar listesi... Ben, kullanılacaklar listesindeyim. Asılacaklar listesindeki Fehmi Koru, Abdurrahman Dilipak, Cengiz Çandar, Nazlı Ilıcak gibi isimleri sayarak "Ya o listede olsaydım" dediğim için Umur Talu kırıldı, çünkü kendisi o listedeydi. Başımıza gelene bakın; liste kavgası başladı mı aramızda... Tamam Umur; yer değiştirelim... Sen "kullanılacaklar" listesine geç, ben "asılacaklar" listesine geçeyim.. "Hayır" diyeceksin eminim... O zaman niye kızdın?... Bence huysuzluğun tuttu... (...) İşte, seninle ilgili benim de bir listem var aslında: - Saygın... - Onurlu... - Mesleğimizin yüz aklarından, iyi kalem, yürekli... Şimdi listeye bir ek yapıyorum: - Huysuz |
İşte yazısından seçme satırlar;
EVET HUYSUZUM
"SEVGİLİ Bekir Coşkun; "Kırık" mektubuma cevap yazmışsın.
Tatlı tatlı yine. Böyle atışma başım üstüne.
Sağolasın, bana "karakter listesi" çıkarıp "Saygın, onurlu, mesleğin yüz aklarından, iyi kalem, yürekli" deyip "yeni ek" yapmışsın: "Huysuz." Haklısın. Huysuzum. Olan biten karşısında hep huysuz, huzursuzum.
(...)
HEPİMİZ YAŞLANIYORUZ...
"O yazı sadece ironiydi" diyorsun; isim saydığın sonuna kadar öyleydi; lakin...
Nasıl ki "tutuklanacak, kullanılacak listesi"yle "harp oyunu" oynanmazsa; sev sevme, arasından biri öldürülmüş kişilerin adı sayılıp "ironi" de yapılmaz! Bence, "ironi" yaparken tutamadın kendini. Olabilir. Hepimiz yaşlanıyoruz.
"Elim kırılsaydı, yazmasaydım" denen türden.
Belki de dedin!
Şu haksızlık: "Sana atacağım kazık listesi" asla olmaz.
(...)
O ÖDÜLÜ ALMAK YAKIŞMADI
"Basın Özgürlüğü Ödülü" alırken, o gün iki yanında Aydın Doğan ile Ertuğrul Özkök'ün olmasını ne sana, ne ödüle yakıştırabilmiştim. İlk yazmadım bunu. Yazmasam bile üçünüzün resmini çıkarmışlar yan yana! Sene 2002'ydi. Kısa süre önce Hürriyetten Mümtaz Soysal, Zeynep Atikkan gibi "o iktidar muhalifleri", Milliyet'ten Bedri Koraman, Turhan Selçuk, Zeynep Oral gibi pınarlar ile Duygu Asena, Yalçın Doğan, Nilgün Cerrahoğlu, Şahin Alpay, ben, birçok kişi atılmıştı. Ölüme çeyrek kala Akal Atilla'ya sille vurulmuştu. Basın özgürlüğünü ezen kanun iktidara siparişle çıkartılmıştı! Unutmuşsun; yazdığın üzre tören "erken kalk, tıraş ol, ütülü takımı giy, lobiye in, taksiye bin, törene git" saatinde olamaz; çünkü akşamdı.
(...)
HUYSUZLARA KAPAK OLSUN
Dünkü yazının sonunda artık "ironi" yapmadığını, vicdanının hakiki sesini anladım. Demişsin ki, "Ruhunu rahatsız edip babama, 'Başardım, kullanılacak listesine girdim' der miydim?.. Ki babam beni 'pataklanacak' listesine koysun." Hakikaten öyle. Küçükten bilirim; babalar oradan bile evladı için doğruyu ister.
Bu da, senin gibi bir elde vicdan, babayla dertleşmek yerine; kullanıcıyı tamamen es geçip sadece yayıncıya "huysuzluk" edenlere kapak olsun!
BEKİR COŞKUN'UN ATIŞMAYI BAŞLATAN 'LİSTE' YAZISI
HANİ bir gün kızıp da bana "Sen bir halt olamazsın" demiştin...
Oysa başardım baba...
Önceki gün açıklanan "Balyoz Darbe Planı" içindeki "kullanılacak gazeteciler" arasında yer aldım... Herkese telefon açıp, listede olduğumu söyledim.
İşleri biraz kırık giden enişteme de haber verdim, çok sevindi sordu: "Ne kadar verecekler?" "Ne?.." "İkramiye..." Bunun şerefi yeter...
Türk Silahlı Kuvvetleri darbe yaparsa, bana güveniyor demek ki...
Başardım baba..
Listede tam 137 kişiyiz, ben önlerde bir yerdeyim baba...
Bir "asılacaklar" listesi var.
Olduğum "kullanılacaklar" listesinin bir kopyasını alıp, adımın altını kırmızı kalemle çizip el altında bulunacak yere astım. Darbe olduğunda bir yanlışlık yapmasınlar diye...
Hani biri asılacak, öbürü sevilecek(î) iki mahkûm fıkrasındaki sevilecek olanın yaptığı gibi...
Götürülürken durup durup uyarıyordu celladı: "Karıştırma sonra.
Onu asıp, beni seveceksin...." AKP karşıtı ne kadar gazeteci-yazar varsa tümünü "kullanılacaklar" listesine koymuş "Balyoz Darbe Planı" yazarı.
Ve baktım "kullanılacaklar" listesinde olanların hepsi asker karşıtı yazılar yazmışlardı dün, kullanılmadıklarını kanıtlamak için...
Bundan sonra da "asker yanlısı" gözükmemek için AKP'yi eskisi gibi eleştiremeyecekler, çünkü listede oldukları hiç akıllarından çıkmayacak...
Böylece "darbe planının" ilk yan ürününü dün toplamaya başladılar "darbe planı"nı planlayanlar...
Ben?..
Ben "kullanılacaklar" listesindeyim...
Bir an "Ya öbür listede Abdurrahman Dilipak'ın, Nazlı llıcak'ın, Emre Aköz'ün, Cengiz Çandar'ın, Fehmi Koru'nun arasında olsaydım" diye geçti aklımdan ve sana haber vereyim dedim...
Başardım baba...