Hüseyin Gülerce Can Dündar'ı topa tuttu!
Star yazarı Hüseyin Gülerce, Fransa'da gurbetçilerin protesto ettiği Can Dündar'ı yerden yere vurdu.
Star yazarı Hüseyin Gülerce, Fransa'da gurbetçilerin "Siz vatan haini değil misiniz?" şeklinde protesto ettiği Can Dündar'ı topa tuttu.
Hüseyin Gülerce, Ümit Zileli'nin de bir yazısından alıntılar yaparak "Kendi mahallesinin bile itibar etmediği bu şahıstan bir basın kahramanı çıkarmaya çalışmak ne kadar ironi" dedi.
İşte Hüseyin Gülerce'nin yazısından bir bölüm
Bakar mısınız, “Siz o hain değil misiniz?”
Yurt dışına kaçan FETÖ mensuplarına yönelik demokratik tepkiler, bu örgütle mücadelede yeni bir dönemi başlattı. MİT TIRları ihaneti üzerinden CHP’ye ve FETÖ’ye çalışan eski Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Can Dündar da bu tepkilerden kimyası bozulanlar arasında…
Videosu, cep telefonu kamerasından internet ortamında var. Önceki gün Fransa’nın Strasbourg kentinde bir kafede otururkenTürk gençlerinden biri firari Dündar’a seslenerek, “Bakar mısınız? Siz vatan haini Can Dündar değil misiniz?” diye sesleniyor. Dündar afallamış vaziyette, “bak polis çağırırım…” diyor.
Bu, Dündar’ın başına gelen ikinci tepki.Hollanda Parlamentosu'nda Türkiye'yi karalamaya çalışan firari Can Dündar, “Evet, devlet sırlarını yayınladığımı kabul ediyorum” deyince, Denk Partisi Türk milletvekiliTunahan Kuzu, araya girerek “Alman ajanı” diye anılmaya başlanan Dündar’ı adeta yerin dibine sokuyor:
"Devlet sırlarını yayınlamanın suç olduğunu bildiğiniz halde yine de yayınlamanızı nasıl yorumluyorsunuz? Bu sadece Türkiye'de suç değil, Hollanda için de geçerli. Aynı suçu Hollanda'da işleseniz 15 yıl hapis yatarsınız. Sizin bu yaptığınız; Hollanda devletine ve Hollanda'da yaşayan Türkleri karalamak isteyenlere malzeme vermektir…"
Can Dündar demişken, MİT TIRları haberini, 7 Haziran seçimlerinden bir hafta önce FETÖ elemanlarının gönderdiği görüntülerle Cumhuriyet’te manşete taşıyan bu kişi aslında kendi mahallesinde de muteber değil. Tek tük de olsa, Dündar’la ilgili gerçekleri yazanlar çıkabiliyor. Ümit Zileli’nin, Sözcü’de 30 Eylül 2017’de yazdığı yazıdan alıntılıyorum:
“Nobel ödüllerinin belirlenmesinde rol oynayan Oslo Barış Araştırmaları Enstitüsü 2017 ödülleri için kendi listesini açıkladı; 5 adayın bulunduğu listenin üçüncü sırası şöyle:
“ -Can Dündar-Cumhuriyet gazetesi!
“Şaşırdığımı itiraf etmeliyim; Nobel Barış Ödülü'ne Can Dündar hangi kriterler göz önünde bulundurularak aday gösterildi acaba sorusuna yanıt veremediğim için…
“Acaba Ergenekon-Balyoz-Casusluk kumpasları sırasında hem içerdeki tutsaklar hem de yıllar sonra birileri tarafından genel yayın yönetmenliğine atanacağı Cumhuriyet Gazetesi aleyhine ipe sapa gelmez yazılar kaleme aldığı için mi?
“Mustafa” filmiyle, Büyük Devrimci Mustafa Kemal Atatürk'ü gözden düşürmeye yönelik pespaye yalanları gerçekmiş gibi yutturmaya kalktığı için mi?
“Üstüne oturduğu TRT arşivini tepe tepe kullanıp yaptığı “belgeseller” gibi, Fetullah Gülen'in de yaşamını epey pahalıya yapmak isteyip, yapamadığı için mi?
“Yoksa adını Mustafa Kemal'in koyduğu Cumhuriyet Gazetesini Aydınlanmacı çizgisinden çıkarıp, birilerine meze etmeye çalıştığı için mi?
“Asli faali olduğu davadan dolayı, 3 ay hapis yatıp, sonra “Tutuklandık” diye kitap yazıp, bunun çeşitli dillere çevrilmesini sağladığı için mi? Yoksa arkadaşlarını arkada bırakıp, Almanya'ya sığındığı, Avrupa başkentlerinde kitabını imzaladığı, başkanlık saraylarında ödüller aldığı için mi?”
Mahallesinde, Can Dündar’ın ciğerini biliyorlar. Böyle birinden basın özgürlüğü kahramanı çıkartmaya çalışanlar ne kadar ikiyüzlü…
Hüseyin Gülerce'nin yazısının tamamı için tıklayın