Hürriyet'teki haberi örnek gösterip uyardı
Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici, haber başlıklarında yapılan yanlışlara değindi ve gazetecileri uyardı.
Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici, gazetecilerin birçok haberde sıkça kullandığı başlıklara ilişkin bir yazı kaleme aldı. Haberlerde "Anlamlı ziyaret”, “Anlamlı görüşme”, “Anlamlı mesaj” gibi mesajlardan geçilmediğini söyleyen Faruk Bildirici bu tarz haber yazanlara tavsiyede bulundu. Bildirici, "Hürriyet’in ikinci sayfasında Songül Öden’in Suriyeli kadınların bulunduğu merkezi ziyareti “Anlamlı ziyaret” başlığıyla yayımlanmıştı. Böyle başlıklar atan gazetecilere tavsiyem durup düşünmeleri. “Anlamsız ziyaret” olur mu? Elbette her ziyaretin, her mesajın, her görüşmenin bir “anlamı” vardır. Biz gazetecilerin işi, o anlamı bulmak, başlığa çıkmaktır." dedi.
ŞOK GEÇİRTMEYİN HOCAMA
PROF. DR. BASKIN Oran, Hürriyet ve hurriyet.com.tr’de ne zaman “Şoke oldu”, “Şok oldu” başlıklarını görse hemen yazıyor bana... “Şok olunur mu yahu? Veya şoke olunur mu? “Şok geçirdi” diye yazmanız mümkün değil mi?”
Son olarak internette gördüğü “Cihangir’in ünlü sokağında ürperten olay... Kapıyı açtıklarında şoke oldular” ve “Dağda mahsur kalan kadını bulmaya gittiklerinde yanında gördükleri şoke etti!” haberlerinden sonra yazdı. Artık bana da sinirleniyor. “En azından Hürriyet’te ve Türkçe’nin en azından bu kelime açısından katledilmesini ne zaman durduracaksın?” diye çıkışıyor.
Baskın hoca haklı. “şoke oldu”, “şok oldu” yazmak yanlış. Arkadaşlar lütfen kızdırmayın Baskın hocayı. Türkçe’yi de katletmeyin...
Söz Türkçe’nin katledilmesine gelince ben de her gördüğümde “Yine mi” dediğim bir gazetecilik kalıbına değineyim. Maalesef haberlerde “Anlamlı ziyaret”, “Anlamlı görüşme”, “Anlamlı mesaj” gibi başlıklardan geçilmiyor. 29 Temmuz’da Hürriyet’in ikinci sayfasında Songül Öden’in Suriyeli kadınların bulunduğu merkezi ziyareti “Anlamlı ziyaret” başlığıyla yayımlanmıştı.
Böyle başlıklar atan gazetecilere tavsiyem durup düşünmeleri. “Anlamsız ziyaret” olur mu? Elbette her ziyaretin, her mesajın, her görüşmenin bir “anlamı” vardır. Biz gazetecilerin işi, o anlamı bulmak, başlığa çıkmaktır. Anlamı anlamak ve haberin özünü başlığa yansıtacak yaratıcılık sergilemek yerine bu tür “Anlamlı...” başlıkları atmak eski ama yanlış bir gazetecilik kalıbına teslim olmaktır. Nedeni de ya aceleciliktir ya da tembellik.