MEDYA KÖŞESİ

Hıncal Usta, Kadirizm’e çakıyor bu kez de!

Önce gönlünü alıyor ki Kadir İnanır’la karşılaştıklarında “Ama iyi yanlarını da yazdım Kadir! Hem ne yazdım” diyebilsin diye…

Hıncal Usta, Kadirizm’e çakıyor bu kez de!
GAZETECİLER.COM
Bildiğiniz Kadirizm’i elbette…
Kadir İnanır’ın yarattığı “ulaşılmaz maço erkek” tipini…
Ama ne anlatmak…
Ama ne yerden yere vurmak…
Önce gönlünü alıyor ki Kadir İnanır’la karşılaştıklarında “Ama iyi yanlarını da yazdım Kadir! Hem ne yazdım” diyebilsin diye…
Sonra başlıyor çakmaya… 
Yahu Hıncal Usta…
Bırak artık şu “en doğruyu ben bilirim” ayaklarını…
Senin doğrun kendine, Kadir’in doğrusu O’na…
Sen kendi pencerenden gördüklerini yazıyorsun…
O ise kendi gördüklerine göre çiziyor yolunu…
Adamı 60 yaşından sonra mı değiştireceksin?..
Biz aynısını sana yapınca nasıl da öfkeleniyorsun…
Aslına bakarsan yazdığın birçok konuda sana hak vermiyor değilim…
Bana göre de Kadir yanlış yapıyor gibi…
Hele Samsunlu öğretmen hanımefendiden bir imzayı esirgeyişini okurken yanımda olsa basardım tokadı Kadir’e…
Ama…
Senin ve elbette benim yanlış düşündüğümüz Kadir’in yıllardır zirveden düşmeyişinden belli…
Unutma!..
Kendini ağıra satmayan, satamayan, hayranları ile arasına mesafe koyamayanların kimilerini Darülaceze’den topladılar…
A.B.O.
Bakın nasıl…  
 
 
Kadirizmin bitirdiği Kadir!..
Maç bitti, millet gitti. Uyumak için erken, çıkmak için geç.. Digi- Turk'ü zaplıyorum. Bir filme takıldım. Daha doğrusu filmdeki bir oyuncuya.. Gözüm fena ısırıyor.. Kim bu?.. Çözemezsem uyuyamam. Bir şeylerden kaçan iki arkadaş.. İskeledeki bir gemiye atlıyorlar.. Gemi dünya turu yapıyor.. Yapıyor da, özel.. Eşcinseller gemisi.. Hani Kuşadası'na gelmiş de indirilmemişlerdi ya yıllar önce. Onun gibi.. Gemide müthiş bir eşcinsel var. Zengin, yaşlıca.. Bizim delikanlılardan birinin peşine takılıyor fena halde.. Benim takıldığım da o.. Kim bu yahu?..
Aslında kim olduğunu iyi biliyorum da, yakıştıramıyorum o rolü.. Kafamız şartlı ya.. "Yok canım, oynamaz ki" diyorum.. Televizyonda Robin Hood, sinemada James Bond dizisi yapmış, o dünyanın en maço adamı, en romantik âşığı, o kızlarda çarpmadık kalp bırakmayan Roger Moore bu rolü kabul eder mi?..
Kadir İnanır'ı böyle bir rol oynarken düşünebilir misiniz?..
Düşünemezsiniz.. Kimseler düşünemez.. Bizde değil, dünyada da..
Ayni günlerde, The New York Times'da Terence Rafferty Up in the Air'deki George Clooney üzerine yazarken, diyor ki..
"Film yıldızlarının performansı oyunculuk sanatının tuhaf ve çok zor anlaşılır bir alt kümesidir. Yıldızlık, belirli bir istikrarlı kişiliğe, her seferinde sadece kendinizi oynuyormuş gibi gözükmeye ve izleyicide, oynadığınız karakteri değil, bizzat şahsınızı tanıyorlarmış yanılsamasını yaratmanıza bağlıdır.."
Yani yıldızlık, perdede kendisini oynadığına inandırmaktır..
Peki Kadir'in yaptığı bu mu?..
Aslında tam tersi.. Sinemanın "Kadirizm" diye yarattığı bir efsane var. Kadir İnanır, özel yaşamında oynuyor asıl.. Sinemadaki Kadir'i oynuyor.. Yıldızlığın o olduğuna inanıyor.
Çok mu iddialıyım?..
Soruyorum.. Kadir İnanır'ı ne kadar tanıyorsunuz?..
 
Hıncal Usta’nın yazısının tamamını
ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar