MEDYA KÖŞESİ

Hıncal Uluç, Yiğit Şardan'ı sobeledi!..

Meğer, ünlü reklâmcı Yiğit Şardan önceden kendi yatına "iki kadın atmış"mış (Yiğit Şardan evli mi bekâr mı bilmiyoruz...

Hıncal Uluç, Yiğit Şardan'ı sobeledi!..
GAZETECİLER.COM - Hıncal Uluç, esas meselenin, Berrak ile Şahan'ın, Romeo Jülyet'in o en ünlü sahnesine gönderme yapan görüntülerinin değil, sabahın beşinde Berrak'ın balkonun altında, biri kameralı, biri fotoğraf makineli iki magazincinin ne işlerinin olduğunu sorguladığını hatırlatarak başlıyor yazısına ve sonra asıl plânlanması gereken gazeteciliğin nasıl olması gerektiği konusunda "ders" veriyor...
Peter Marshall'ın, "yapılmış küçük işler, plânlanmış büyük işlerden çok daha iyidir" deyişini hatırlamıyor belli ki...
Ve işin kötüsü; bugüne kadar hiç kimsenin bilmediği bir "dedikodu" daha atıyor ortaya...
Meğer, ünlü reklâmcı Yiğit Şardan önceden kendi yatına "iki kadın atmış"mış (Yiğit Şardan evli mi bekâr mı bilmiyoruz... Yattaki adı açıklanmayan kadından başka çıktığı biri var mı yok mu onu da bilmiyoruz ama çok çapkın olduğunu en yakın dostu(!) Uluç'un köşesinden öğrenmiş bulunuyoruz)...
Yukarıda belirttiğimiz gibi kadınlardan birinin adını vermiyor Hıncal Uluç...
Diğerinin ise Berrak Tüzünataç olduğunu hepimiz(!) biliyoruz...
Neyse...
Bakın neler anlatıyor Hıncal Usta!..

Balkon Sefası nasıl çekildi?..

Olayın başladığı gün, Şahan Bodrum'da.. Akşam uçağı ile aniden İstanbul'a geliyor.. İstanbul'a iner inmez de bir telefon alıyor.. Kimden?.. "Yiğit Şardan"dan..
Yiğit, Şahan'a "Hemen benim tekneye gel" diyor.. "Yanımda E. var.. Berrak da var.."
Şoförü, Şahan'ı Yiğit'in teknesine bırakıyor ve gelip "Nedense" magazincilerin kamp kurduğu Reina'nın kapısına park ediyor.. İstanbul'da denizden gelecek patronunu bekleyecek başka yer yokmuş gibi.. Av, avcının peşinde yani.. Sabaha karşı Şahan'ın arabası Reina önünden hareketlenince, orda bekleyen Sabah ve Fox muhabirleri de davranıyor. İçinde sevgililer olan arabaları izlemeyen magazinciler, nedense boş arabanın peşine takılıyorlar, o gece.. Şahan'ın arabası Kabataş'a geliyor. Yiğit'in teknesi yanaşıyor. Şahan ve Berrak iniyorlar. Orda görüntü yok.. Dikkat.. Reina kapısını çekenler, tekne inişini çekmiyorlar.. Niye?. Çünkü daha iyi görüntü sağlam.. İşi bozmanın âlemi yok.
Arabaya biniyorlar. Sabah ve Fox da peşlerinde..
Bir binanın önünde duruyor araba.. Şahan ve Berrak çıkıyorlar. Apartmana giriyorlar. Az sonra bir balkonda Şahan yalnız görünüyor.. Mevzilenenler hedefi belirliyorlar.
Az daha sonra, Berrak ve Şahan bu defa beraber çıkıyorlar balkona..

Uluç'un diğer yazılarını da
Yorumlar