Herkesten özür dilerim...
Bu garabeti gelişmiş demokrasiye ve hukuk devletine sahip müttefiklerimizin hiçbirine anlatamayız…
ADNAN BERK OKAN
Bilmiyordum…
Zannediyordum ki polis davetiye çıkarmadı…
Gazeteyi bastı…
Ekrem Dumanlı’yı zorla alıp emniyet müdürlüğüne getirdi…
Meğer yanılıyormuşum…
Turgay Güler’in dünkü yazısını okuyunca öğrendim doğrusunu…
Turgay, Ahmet Hakan’ın “Davet etseler hop diye gelecek olan Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca'yı, gazete ve televizyona gidip aldılar. Böylece iki isme de mükemmel bir 'şov' yapma imkânı sundular" eleştirisini cevaplarken şöyle yazıyordu.
“Fuat Avni, gözaltına alınacaklar listesi yayımladıktan sonra ne oldu hatırlayalım?..... Polis, gözaltı kararını tebliğ etmek için Zaman Gazetesi'ne davetiye götürdü.
Hidayet Karaca davete icabet edip, emniyete gitti…….
Ama Ekrem Dumanlı teslim olmadı.
Kameralar karşısına geçip, ‘Emniyet yetkililerine sesleniyorum: Gözaltı kararı çıkarmışsınız, benim ismim de var. Lütfen bekliyorum, buyurun, çayımızı içelim, sonra hep beraber nereye gideceksek gidelim. Gelin emanetinizi alın, bekliyorum’ dedi.”…
Oysa...
Aynı hatayı ben Ahmet’ten de önce yapmıştım…
Yani…
Daha gözaltılar olduğunda eleştirmiştim yöntemi…
“Keşke davetiye gönderseydiniz” demiştim…
Yaptığım yanlış için herkesten özür diliyorum…
Gözaltı olmadan önce davet edildiklerini bilseydim, o büyük hatayı yapmazdım...
Bu arada Turgay'a da teşekkür ederim...
İyi ki benim yazdıklarımı okumamış...
Yoksa Ahmet'ten daha önce yazdığım için ağzından bal, dilinden zehir akan Turgay'ın iğnesi bana batmış olacaktı...