Hayallerle şekillenen kitapların yazarı

Güzel pastanenin Nevin Hanım’ı, kemancı Cemi, trompetçi Saffet, Çalgıcılar, akordeoncu Salih… Karakterleri oluştururken neler hissettin?

İstasyon Meydanı’nda yaşanan ve olan her şeyi pürdikkat oluşturdum. Meydanın kapsayıcılığını karakterlere de yansıtmak istedim. İstasyon Meydanı “bir arada olmak” fikri üzerine kurulu. Bir meydanın en etkileyici özelliği orada herkesin bir araya gelebilmesidir.

HEM NEŞE HEM HÜZÜM
BU HOŞUMA GİDİYOR

Romanını yazarken en çok hangi karakteri sevdin? Çocukluğundaki lunaparkları özlüyor musun?

Aslına bakarsan, her karaktere eşit mesafede duruyorum. Lunaparklara gelince… Benim için çok önemli mekânlar. İçinde hem neşe hem hüzün barındırıyor. Çığlıklar ve kahkahaların bir arada olabildiği yerlerin başında geliyor. Bu ikilik benim çok hoşuma gidiyor.

UYUMUN SIRRI MEHMET GÜRELİ'NİN SANAT ANLAYIŞINDA SAKLI

Mehmet Güreli’nin resimlediği kitabınız, okuru başka dünyalara da götürüyor. Hayallerle yaşamak sarsıcı şeylere yol açmıyor mu?

Evet… Mehmet Güreli’nin resimleri her zaman başka dünyalara kapı açar. İstasyonda Vals’in metni ile Güreli’nin resimlerinin muhteşem uyumu yakaladığına inanıyorum. Uyumun sırrı Mehmet Güreli’nin sanat anlayışında ve çizgilerinde saklı. Bu romanı onun resimleri olmadan düşünemiyorum. Bu resimler sayesinde metin çokanlam kazandı. Resimler metnin gittiği anayolun yanına farklı farklı yan yollar açtı. Bu sayede İstasyonda Vals’in daha üst noktaya taşındığını düşünüyorum.

Hayal kurmak fikri sende ne çağrıştırıyor?

Hayal kurmak, hayallerle yaşamak, hayata tutunmak ve hatta hayatın önüne geçmek içindir bana göre. Dünya, her şeye rağmen hayal kurmaktan vazgeçmeyenler sayesinde dönüyor.

ÇOCUK ROMANI AMA YETİŞKİNLER DE GENÇLER DE OKUYABİLİR

Üçüncü romanın bir gençlik romanı, ileri de yetişkinler için de bir roman yazacak mısın?

Bu bir çocuk romanı… Gençler de, yetişkinler de okuyabilir. Çocuk edebiyatı 7’den 77’ye herkes içindir. İlerisi için ise şunu söyleyebilirim; hikâye kendini nasıl anlattırırsa o türe açık olabilirim.

Kitabını okurken sanki bir de film izliyordum. İstasyonda Vals sanki bir kısa film gibi geldi bana, sence uzun metraj film de olabilir mi?

Ben filmleri kısa, uzun diye ayıranlardan değilim. Dolasıyla sen bu romanın kısa film olabileceğini düşünüyorsan pekâlâ uzun metraj bir film de olabilir.

Yazarken her hikâyemi bir yandan da sahne sahne kafamda tasarlıyorum ve neredeyse her sahneyi hayalimde çekiyorum. Görsel anlatımı işin içine katmak bana hem keyif veriyor hem de zihnimi açıyor. Sanırım bu durum sonuç olarak romanlarımın geneline yansıyor.

Edebiyat dünyasında fazlasıyla şişik bir ego var, bütün bunlarla nasıl başa çıkıyorsun? Kitabın yayımlandıktan sonra ruh halinde bir değişim oldu mu?

İnsanların egoları dikkat ettiğim, takıldığım bir şey değil. Yaptıklarına, sunduklarına, ürettiklerine bakmayı tercih ediyorum.

DERVİŞ İLE ÇOK ÖZEL BİR YOL ARKADAŞLIĞIMIZ VAR

Derviş Şentekin aynı dönemde çıkardın sen de kitabını... Derviş’in kitabı hakkında söylemek istediğin özel bir şey var mı? Derviş’in senin kitabına nasıl bir bakışı oldu?

Derviş ile çok özel bir yol arkadaşlığımız var. Derviş’in dostu olmanın dışında sıkı bir okuruyum. Kitaplarının yayımlanmadan önceki sürecine tanık olduğum için şanslıyım üstelik. Birbirimizin kitaplarını acımasızca eleştirebiliyoruz. Bu büyük fırsat bizim için. Günlük işlerimizi yaparken birbirimize yazacak zaman tanıyoruz. Derviş beni anladığı ve destek olduğu için, gazetecilik yaparken bir yandan da bir romanın başına rahatlıkla oturabiliyorum biraz da. Kitaplarıma nasıl baktığına gelince… Derviş benim romanlarımı didik didik eden bir okur. Ve şanslıyım ki, romanlarımı seviyor da.

RADİKAL KİTAP'TA HİÇ BİR ŞEY DEĞİŞMEYECEK

Son olarak, Radikal basılı olarak yayın hayatına veda etti. Radikal Kitap Cuma günleri yayımlanmaya devam edip Hürriyet gazetesiyle birlikte verilecek. Neler değişecek Radikal Kitap’ta?

Hiçbir şey değişmeyecek. Bildiğimiz Radikal Kitap olarak yoluna devam edecek.