Haşmet Babaoğlu: "Barışmam, helâlleşirim"…
Bu kez de arabulucu olalım dedik... Haşmet Babaoğlu ve Ahmet Hakan'a 'barışın' çağrısı yaptık. Bakın Babaoğlu bize neler söyledi?
GAZETECİLER.COM - Ahmet Hakan GAZETECİLER.COM’u okumamış…
Haliyle, “Gelin sizi buluşturalım, el ele barıştıralım!..” başlığı altında yayımlanan makalemiz için bir yorum yapmak istemedi ama… Yazdıklarımızı ve diye yazdığını hatırlatınca “yazınızı okuyup size döneyim” dedi…
Ne yapabilirdik ki?..
Koskoca(!) Ahmet Hakan vakit ayırıp da bizi okuyacak değildi ya...
Peki…
O günkü yazısının arkasında mıydı?..
Evet arkasındaydı…
Ama Haşmet Babaoğlu’nun aynı konuda ne söylediğini merak ediyordu…
Babaoğlu’nu aradığımızı ama kendisine ulaşamadığımızı belirttik…
Bugün...
Haşmet Babaoğlu döndü, bizi aradı…
Her zamanki gibi nazikti…
“Yazınızı okudum” dedi…
Demek ki vakti bolmuş(!)...
GAZETECİLER.COM'u çok beğenerek takip ettiğini söyledi...
Bize de hak etmediğimiz ölçüde iltifat ettikten sonra görüşlerini açıkladı…
Her zaman olduğu gibi bir açıklamadan ziyade felsefe yapıyordu…
“Ahmet’le barışmak için önce kavgalı olmam gerekir” dedi devam etti:
“Ama helâlleşebiliriz…........
Çünkü Ahmet veya başka birisi benim için gazete köşelerinde kavga edilecek rakipler değildir….......
Sokakta birileriyle kavga edebilirim (Bunları o kadar inanarak anlatıyordu ve öylesine mukni -ikna edici- idi ki, bir an için First Knigth filminde şövalye Lancelot rolünü oynayan Richard Geer ile konuştuğumuz hissine kapıldık), nitekim Ahmet'le de ettim (kavgadan öte Hakan'ı dövdüğünü hatırlattık) çünkü benim özelime girdiler... Özel hayatım bana aittir ama bana verilen köşede birileriyle kavga etmek huyum değildir….....
Ahmet’le ‘helâlleşebilirim’ dedim çünkü kendisinden ‘bir medya zibidisi’ diye söz etiğim bir makaleyi yazdığım için üzgünüm….......
Hadi daha açık söyleyeyim pişmanım… o tür yazılar ve kişisel hesaplaşmalar benim tarzım değil…......
Ahmet’le barışmak kötülüğe ve kötülere pirim vermektir….....
Ahmet Hakan’la barışmak, bundan sonra da sürdürebileceği kötülüklere yol vermektir……
Çünkü Ahmet Hakan kötülerle arkadaştır…"
O kötülerin isimlerini söyletmek için birkaç gazetecilik puştluğu yapmak istiyoruz ama Babaoğlu ısrarla kaçınınca bu kez Oray Eğin, Tuğçe Tatari ve Yiğit Karaahmet'in isimlerini telâffuz ediyoruz...
Deşifre ederken o isimleri sanki Haşmet Babaoğlu söylemiş gibi bir hata yaptığımızı da belirtelim bu arada çünkü...
Babaoğlu bizim saydığımız hiçbir ismi onaylamadı...
Adlarını dahi anmadı...
Ama biz bu kez adını saydığımız kişilerle ortak hiçbir değerimiz olmadığını; değil dost, yol arkadaşı bile olamayacağımızı söylüyoruz kendisine...
Arabuluculuk teklif ettiğimiz iki yazardan biri (Haşmet Babaoğlu) açık… Net… Gizlisiz, saklısız davrandı…
Ahmet Hakan’ın yüzüne söyleyebileceği her şeydi bize söyledikleri…
Barışma teklifi de Ahmet Hakan’dan gelmişti ilk olarak zaten…
Arkasında durup durmadığını açıkça söyleyemiyor Hakan…
“Okey atmaya dönüyor” gibi…
Haşmet Babaoğlu ise “Benim yüreğimde hiç kimseye karşı kin ve nefret yok… Ama birileri ile arama mesafe koymak benim özel hayatımdan kaynaklanan hakkım” diyor…
Evet sevgili Ahmet Hakan…
“Gazeteci, yazar kimliğimle kavga etmediğim birisiyle ( Ahmet Hakan ile aralarında tatsız bir olayın yaşandığını ama bunun bir gazeteci kavgası olarak algılanmaması gerektiğine özenle dikket çekiyor) barışmam ama ona karşı istemeden de olsa yaptığım haksızlıklardan dolayı helâlleşirim” diyen Haşmet Babaoğlu’na söyleyecek bir şeyin var mı?..