Hasan cemal
Galatasaray'ın şampiyonluğundan duyduğu mutluluğu ve bunu anlatırken "biz" deyişi o kadar sahici ki...
Gülse Birsel'in senaryosunudan çekilen "Yalan Dünya" isimli dizi filmin jenerik müziğinde (Nil Karaibrahimgil) insanlar öyle güzel anlatılrılar ki biraç satırlık şiir ve şarkıyla...
Yalancı, riyakar, sahtekâr...
Hepsi mi?..
Tabii ki hepsi değil ama (galiba) toplum üzerinde ekinliği olanların çoğu...
Futbol medyamızda da çok sayıda yazar, yalancı, riyakâr, sahtekâr"dırlar...
İçlerinden geçeni değil, okurlarını mutlu edeceğine inandıklarını yazarlar...
Tuttuğu takımın adını açıklamaktan; yazılarında tuttuğu takımdan "biz" diye söz etmekten kaçınırlar...
İçlerinden ölesiye karşı çıktıkları rakip takımın Avrupa yarışmalarında sanki o takımdanmış gibi tavır alırlar...
Yani; Yalancı, riyakar, sahtekârdırlar...
Hasan Cemal bugün "Fenerli dostlara" başlığı altında yayımlanan makalesinde öyles,ne dürüst, samimi, açık sözlü ve her türlü yalancılıktan, riyakarlıktan uzak duruyor ki; ayağa kalkıp alkışlamak geliyor içinizden...
Galatasaray'ın şampiyonluğundan duyduğu mutluluğu ve bunu anlatırken "biz" deyişi o kadar sahici o kadar sıcak ki...
Ve...
Fenerbahçe için yazdıkları...
Bakın ne diyor:
Allah aşkınıza söyler misiniz?..
Bu kadar "samimi" bir meslektaşımızı alkışlamayıp da kimi alkışlayalım?..
Yalancı, riyakar, sahtekâr...
Hepsi mi?..
Tabii ki hepsi değil ama (galiba) toplum üzerinde ekinliği olanların çoğu...
Futbol medyamızda da çok sayıda yazar, yalancı, riyakâr, sahtekâr"dırlar...
İçlerinden geçeni değil, okurlarını mutlu edeceğine inandıklarını yazarlar...
Tuttuğu takımın adını açıklamaktan; yazılarında tuttuğu takımdan "biz" diye söz etmekten kaçınırlar...
İçlerinden ölesiye karşı çıktıkları rakip takımın Avrupa yarışmalarında sanki o takımdanmış gibi tavır alırlar...
Yani; Yalancı, riyakar, sahtekârdırlar...
Hasan Cemal bugün "Fenerli dostlara" başlığı altında yayımlanan makalesinde öyles,ne dürüst, samimi, açık sözlü ve her türlü yalancılıktan, riyakarlıktan uzak duruyor ki; ayağa kalkıp alkışlamak geliyor içinizden...
Galatasaray'ın şampiyonluğundan duyduğu mutluluğu ve bunu anlatırken "biz" deyişi o kadar sahici o kadar sıcak ki...
Ve...
Fenerbahçe için yazdıkları...
Bakın ne diyor:
Birkaç yıl önce söz vermiş, yazılı olarak da ilan etmiştim. Fenerbahçe bir gün Avrupa’da final oynarsa, 90 dakikalığına - tabii forma giymeden - Sarı Lacivert olacaktım.
Lizbon maçı öncesinde bir tweet’le bu sözümü yineleyince, bazı Fenerbahçeliler “Aman aman istemeyiz!” derken, bazı Cimbomlular da, “İşte bu olmadı!” diye tepki verdiler. Beni rahatsız edenler de oldu.
Yine itiraf edeyim.
Televizyondan maçı izlemeye başlarken içimde bir sıkıntının uyandığını hissettim. Bu, galiba ya Fenerbahçe gerçekten finale kalırsa duygusuydu.
Daha maçın başında Benfica’nın ilk golü gelince rahatlar gibi oldum. Ama Fener’in penaltısıyla durum 1-1 olunca, içim yine pırpırlanmaya başladı.
Allah aşkınıza söyler misiniz?..
Bu kadar "samimi" bir meslektaşımızı alkışlamayıp da kimi alkışlayalım?..
