Hasan Cemal kaybetti çünkü...
Kendisine ve kalemine en çok ihtiyaç duyulan bir süreçte futboldan başka bir şey yazmayan Hasan Cemal hem şaşırttı hem kaybetti...
GAZETECİLER.COM
Türk medyasında Kürt sorunu üzerine söyledikleri dikkate alınan nadir isimlerden olan Hasan Cemal için bir not düşmek istiyoruz.
Dağlıca saldırısı sonrasında sadece gazete manşetleri değil köşeler de Kürt sorunu ve şiddet sarmalını konu alıyor. Bilen bilmeyen herkes bir şeyler yazıyor, söylüyor. Ezici çoğunluk iktidar odaklı bir söylem ve bakışla konuya yaklaşırken kendi sözünü söyleyen az sayıda kalem de yok değil. Ancak sadece Türk kamuoyu değil Kürt kamuoyu tarafından ciddiye alınan bir kaç isimden biri olan Hasan Cemal günlerdir Euro 2012'yi yazıyor. Cristiano Ronaldo'yu anlatıyor, tribünlerdeki coşkuyu anlatıyor, izlenimlerini paylaşıyor. İtirazımız buna değil elbet. İsterse turnuvaya dair bir kitap da yazabilir, keyifle okuruz. Ama usta kalem buralarda oralık kavrulurken olan bitene bu kadar kayıtsız kalmasa keşke. Türk medyasında Kürt sorunu denilince iki kamuoyu için de pusula niteliğinde bir ağırlığı olan Hasan Cemal'in en çok konuşması, söz alması gereken bir haftayı tek kelime etmeden geçirmesini yadırgamamak elde değil.
İnsan yazmadığı bir yazıdan dolayı eleştirilir mi diye sorabilirsiniz. Bal gibi de eleştirilir... Kendisine ve kalemine en çok ihtiyaç duyulan bir süreçte futboldan başka bir şey yazmayan Hasan Cemal hem şaşırttı hem kaybetti...
Türk medyasında Kürt sorunu üzerine söyledikleri dikkate alınan nadir isimlerden olan Hasan Cemal için bir not düşmek istiyoruz.
Dağlıca saldırısı sonrasında sadece gazete manşetleri değil köşeler de Kürt sorunu ve şiddet sarmalını konu alıyor. Bilen bilmeyen herkes bir şeyler yazıyor, söylüyor. Ezici çoğunluk iktidar odaklı bir söylem ve bakışla konuya yaklaşırken kendi sözünü söyleyen az sayıda kalem de yok değil. Ancak sadece Türk kamuoyu değil Kürt kamuoyu tarafından ciddiye alınan bir kaç isimden biri olan Hasan Cemal günlerdir Euro 2012'yi yazıyor. Cristiano Ronaldo'yu anlatıyor, tribünlerdeki coşkuyu anlatıyor, izlenimlerini paylaşıyor. İtirazımız buna değil elbet. İsterse turnuvaya dair bir kitap da yazabilir, keyifle okuruz. Ama usta kalem buralarda oralık kavrulurken olan bitene bu kadar kayıtsız kalmasa keşke. Türk medyasında Kürt sorunu denilince iki kamuoyu için de pusula niteliğinde bir ağırlığı olan Hasan Cemal'in en çok konuşması, söz alması gereken bir haftayı tek kelime etmeden geçirmesini yadırgamamak elde değil.
İnsan yazmadığı bir yazıdan dolayı eleştirilir mi diye sorabilirsiniz. Bal gibi de eleştirilir... Kendisine ve kalemine en çok ihtiyaç duyulan bir süreçte futboldan başka bir şey yazmayan Hasan Cemal hem şaşırttı hem kaybetti...
