MEDYA KÖŞESİ

Haklısın Nazlı Ilıcak hem de çok haklısın!..

Mehmet Ali Çelebi, Aydın çiftinin himayesi altında, Ergenekon adına, Hizb-ut Tahrir'e sızmakla suçlanıyor.

Haklısın Nazlı Ilıcak hem de çok haklısın!..
GAZETECİLER.COM

Bildiğiniz gibi 29 aydır tutuklu bulunan ve Harp Okulu'ndan birincilikle mezun olan Teğmen Mehmet Ali Çelebi davası Arapsaçına dönüştü...
Bir taraf Emniyet'te yapılan üçkâğıtçılıktan yola çıkarak tutuklamanın haksız olduğunu ileri sürüyor..
Bir diğer taraf ise yine Emniyet'in yaptığı (Mahkemenin değil) açıklamaya bakarak Teğmen'in haklı yere tutuklu yargılandığını savunuyor...
Daha da öte o açıklamalara bakarak hülküm veriyor: "Teğmen terör örgürüne üye"...
Türkiye medyasının Julia Ormond'u Nazlı Ilıcak Emniyet'teki üçkâğıtçılığı değil, Emniyet'in açıklamalarını ciddiye alanlardan...
Bugünkü SABAH'ta "Kılıçdaroğlu kimin avukatı" başlığı altında yayımlanan makalesinin bir yerinde şunları yazıyor:

Mehmet Ali Çelebi, Aydın çiftinin himayesi altında, Ergenekon adına, Hizb-ut Tahrir'e sızmakla suçlanıyor.
Peki Neriman Aydın kim?
Sadece Şener Eruygur'a yazdığı iki mektuptan söz edelim:
5.3.2004: "Türk milletine gizli öncülüğünüz, bunların defterini dürmeğe yetecektir."
20.7.2004: "Bu kez yapacağınız ihtilâlin tam bağımsızlık ve ulus devlet varlığından yana olmasını, vatan ve devlet hainlerinin ise, kafalarını almasını dileriz."
DenemeBizim "Haklısın Nazlı Ilıcak hem de çok haklısın!.." başlığı atmamızın sebebi devasa Türk Ordusu'nun Jandarma sınıfının nasıl da sıradan bir orgeneral tarafından yönetildiğini anlatan işte bu satırlar...
Bir Jandarma genel komutanı orgeneral düşünün ki ele geçirildiğinde mutlaka "suç delili" olarak kullanılacak bir mektubu yaktırmayı (veya bizzat yakmayı) akıl edemiyor da "kutsal bir aşk mektubu" gibi saklıyor...
Böyle bir orgenerali sadece "neden darbeye kalkıştın?" diye değil; "bu zekâyla Jandarma genel Komutanı olmayı kabul ederek TSK'nın değerini düşürdün?" diye yargılayıp mutlaka mahkkûm etmeli...

Bakın Nazlı Ilıcak neler yazıyor:


Kılıçdaroğlu kimin avukatı?

 Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin cep telefonuna, Emniyet'te, Mahmut Oğuz Kazancı'nın telefon numaralarının yüklendiği ortaya çıkınca, kıyamet koptu. Hatta, perşembe akşamı, CNN Türk'te, Kemal Kılıçdaroğlu, Çelebi, bu tertip yüzünden Ergenekon davasına dahil edilmiş gibi konuştu. Oysa olay bambaşka. Bir ana muhalefet liderinin, hiç araştırmadan, ağzına geleni söylemesi de çok üzücü.
Neriman ve Kemal Aydın ile Durmuş Ali Özoğlu adlı kişiler, Harp Okulu'ndan öğrencileri devşirip, kendi ideolojilerine kazandırmakla suçlanıyor. Bu talebelerden biri, Mehmet Ali Çelebi. Çelebi, Noyan Çalıkuşu, Eren Mumcu, Yaşar Tozkoparan, Hasan Hüseyin Uçar isimli arkadaşlarıyla birlikte, Aydın çiftinin yakın çevresinde bulunuyor.
Bu arada, Neriman ve Kemal Aydın'ın yönlendirmesiyle, Çelebi'nin Hizb-ut Tahrir terör örgütüyle ilişkiye geçmesinin sağlandığı belirtiliyor.
Mehmet Ali Çelebi, Hizb-ut Tahrir üyesi taksici Süleyman Solmaz ile temas kurmuş; onun aracılığıyla, örgütteki kişilerle görüşmüş. Hatta arkadaşı Noyan Çalıkuşu'yla birlikte örgüt mensuplarının fotoğraflarını çekip, Neriman ve Kemal Aydın'a vermişler.
Bunların hepsi iddianamede var. Zaten, Mehmet Ali Çelebi, bu örgütle temasa geçtiğini kabul ediyor, "Amacım istihbarat toplamaktı" diyor.
İddianame, İstanbul Emniyeti'nde, Çelebi'nin telefonuna yüklenen numaralara hiçbir şekilde dayandırılmamış.
Mehmet Ali Çelebi, Aydın çiftinin himayesi altında, Ergenekon adına, Hizb-ut Tahrir'e sızmakla suçlanıyor.
Peki Neriman Aydın kim?

Nazlı Ilıcak'ın yazısının tamamını
ÇOK OKUNANLAR