MEDYA KÖŞESİ

Hacı Yakışıklı: Esed’le yüz yüze görüşülecek tarih!

TV100 Gazetesi yazarlarından Hacı Yakışıklı, "Esed’le yüz yüze görüşülecek tarih!" başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Hacı Yakışıklı: Esed’le yüz yüze görüşülecek tarih!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yıllar önce Mısır Devlet Başkanı Sisi için söyledikleri sözlerin ardından Dünya Kupası açılışında görüşmesi oldukça gündem olmuştu. Erdoğan - Sisi görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanı'na "Esed’le de görüşecek misiniz" şeklinde bir soru yöneltilmiş ve soru Erdoğan tarafından açık kapı bırakılarak yanıtlanmış.

TV100 Gazetesi yazarlarından Hacı Yakışıklı ise köşesine taşıdığı yazıda Esed - Erdoğan görüşmesinin tarihi ile ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı.

İşte Hacı Yakışıklı'nın yazısı:

Ankara’da konuyu sorduğum dış siyaset ve güvenlik uzmanları bu mevzunun sadece bir “görüşme” olmadığını, bunun Türkiye’nin “ilgi ve etki alanlarını tahkim etme” yönünden önemli olduğunu özellikle vurguladılar.

“Şartlar Türkiye’nin istediği yönde sağlandığı vakit” görüşme olacak!

Yanlış yöne bakarsanız doğru yolu göremezsiniz!

Birileri Esed’e ve Sisi’ye, birileri Rusya ve ABD’ye bakıyor.

Olaya Türkiye’den bakalım:

15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasından bir ay sonra, 24 Ağustos 2016’da “Fırat Kalkanı” operasyonu başladı! TSK komuta kademesindeki generallerin yarısı ihraç edildikten sonra devasa bir “operasyonlar silsilesi” devam etti, ediyor.

Bugün Suriye içerisinde Türkiye’nin “kontrol ettiği” 10 bin kilometrekarelik bir alan var. Bu alan Suriyelilerin ülkemize ilk geldiği 2011-2016 arasında yoktu!

Türkiye “askeri operasyonlarla birlikte” hem terörü temizliyor hem de Suriyeli göçünü durduruyor!

Suriyeli göçmenlerle ilgili kamuoyundan gelen tüm eleştirileri dikkatle izleyen Türkiye hükümeti gerekli bütün adımları atıyor.

“HANİ ESED KÖTÜYDÜ?”

“Esed’e katil diyordunuz! Sisi’ye darbeci diyordunuz! Suudi Arabistan ve BAE’yi yerden yere vuruyordunuz” diyenler var ve soruyorlar: “O vakit kötü dediklerinizle şimdi nasıl yüz yüze görüşmeyi destekliyorsunuz?” diye merak ediyorlar.

İki ülke savaşsa yahut çatışsa; bu çatışmalar sonsuza dek mi sürecek? Galip olan tarafın mağlup olan tarafla bir antlaşma zeminine oturması gerekmez mi?

YAZININ TAMAMINI DİNLEMEK İÇİN TIKLAYIN

Yorumlar