Günün yazarı Fatih Selek

Dövizdeki akıl almaz artışın ekonomiden ziyade siyasi bir nedenle ortaya çıktığı aşikar. 

Ekonomistler kurdaki bu dalgalanmaların hiçbir ekonomik teoriye uymadığını söylüyorlar. Trump'ın Türkiye'ye karşı yürüttüğü bu ekonomik savaşta halkın hükümetin yanında olarak birlik ve beraberlikle kenetlenerek bu savaşın da aşılması için elden ne geliyorsa yapılmalı elbette. 

Birlik ve beraberlik demişken...

Böylesi bir durumda "milli bir duruşla" ülkesinin yanında olmak en çok medyaya düşüyor değil mi?

Geçmiş dönemlerde de yaşadığımız ekonomik krizleri hatırlayalım... 

Bugün Türkiye gazetesinden Fatih Selek bize bunları hatırlatmış. Sadece bunları değil böyle durumlarda basının geçmişte nasıl bir pozisyon aldığına da dikkat çekmiş. 


Diyor ki Fatih Selek: "Bugün ister beğenin ister beğenmeyin, en küçük çatırtıda çökecek bir hükûmet yok.
Siyasi istikrarsızlık yok.
En önemlisi o fitneci basın yok.
Ekonomi dediğiniz şey zaten güven işi.
Medyanın ‘battı, batıyor’ haberleriyle tedirginlik oluşturup vatandaşı banka önlerine yığdığını, kazancına kazanç katan patronlarının ne ocaklar söndürdüğünü çok iyi hatırlıyoruz.
Eski velveleci ekip olsaydı doların çiftetelli oynadığı gün ortaya bambaşka bir ülke tablosu çıkardı."

Bu hatırlatma için Fatih Selek'i günün köşe yazarı seçiyoruz.

Türkiye yazarından dikkat çeken hatırlatma: Eski velveleci ekip olsaydı...