Günün yazarı Abdulkadir Selvi
Abdülkadir Selvi'nin "YSK’nın yanıtlaması gereken sorular" başlıklı yazısında çarpıcı bir nokta daha vardı.
Türkiye gündemi her zamanki gibi hareketli olsa da siyaset 23 Haziran İstanbul seçimlerine kilitlendi.
23 Haziran'da İstanbullular belediye başkanlarını seçmek için yeniden sandık başına gidecek. Yalnız o gün seçime sadece adaylar girmeyecek aynı zamanda YSK'nın iptal kararı da girecek.
.
İşte bu tespiti bugün Abdulkadir Selvi'nin köşesinde okudum
Evet, çoğu farkında değil ama YSK'nın tartışma yaratan "yeniden seçim" kararı sandıktan çıkacak sonuca göre başka bir anlam kazanacak. Bu aynı zamanda bir yerde YSK'nın da sınavı diyebiliriz.
Abdülkadir Selvi'nin "YSK’nın yanıtlaması gereken sorular" başlıklı yazısında çarpıcı bir nokta daha vardı.
Selvi, YSK Başkanı Sadi Güven'e yüklenerek bu süreç içerisinde kurumun yani YSK'nın hukukunu korumakta yeterli olmadığını yazıyor.
"YSK’nın bir başkanı var. Adı Sadi Güven. Başkanın bir görevi de YSK’nın hukukunu korumak. Ben şu ana kadar Sadi Güven’den YSK’nın hukukunu koruyacak bir cümle duymadım. Sadi Güven, iptal kararına karşı çıktı. Bunu anlıyorum. Ancak iptale karşı çıkması başında bulunduğu kurumun hukukunu korumasına ve 7 üyenin çete olarak ilan edilmesine sessiz kalmasını mı gerektiriyor? Yoksa Sadi Güven de Kılıçdaroğlu gibi mi düşünüyor?" diyerek de bir soru yöneltiyor.
Her ne olursa olsun YSK bu ülkenin en önemli hukuk kurumlarından birisi. Ona olan güvenin zedelenmesi, itibarının düşürülmesi en çok Türkiye'ye, hukuka olan güveni zedeler. Bunun içindir ki günün yazarı seçtiğimiz Abdulkadir Selvi'nin bu sitemleri haksız değil.
Sadi Güven ne olursa olsun YSK'ya karşı yapılan ithamlara sessiz kalmamalıydı.
