Günün Köşe yazarı Burhan Ayeri...
Bugünkü Yeniçağ’da “Dedikodular tekrar başladı” başlığı altında yayımlanan nefis “Tarafsız Bölge” eleştirisi nedeniyle Günün yazarı Yeniçağ'dan Burhan Ayeri oldu.
GÜNÜN KÖŞE YAZARI BURHAN AYERİ
Burhan Ayeri, medya eleştirileri konusunda uzmandır…
Objektiftir…
Düşmanı olsa (Ki kolay beri düşman edinmez.) hak etmişse över…
Dostu olsa haddini aşmışsa eleştirir…
Bugünkü Yeniçağ’da “Dedikodular tekrar başladı” başlığı altında yayımlanan yazısında nefis bir “Tarafsız Bölge” eleştirisi var…
O demiyor ama biz onun söylemek istediğini mealen yazalım:
“Bir konu hakkında kamuoyunu bilgi sahibi yapmak için karşıt görüşleri kavga ettirmek şart değil…”
Tarafsız Bölge ve diğer birkaç konuda daha minik analizler yapan Burhan Ayeri’yi “Günün Köşe Yazarı” seçtik…
DEDİKODULAR TEKRAR BAŞLADI
BURHAN AYERİ / YENİÇAĞ /14.10.2016 CUMA
Tarafsız Bölge'deki kimsenin kimseye saygı göstermediği tartışmayı izleyip moralim bozuldu. 05:53'te -tekrarı- sona eren laf kesme yarışmasında son sözün Abdullah Ağar'a verilmesiyle, "Orada ne işi vardı?" soruma cevap gibiydi. Güvenlik uzmanı eski asker, Ahmet Hakan'ın sorusuna verdiği cevapla final yaptı. PKK'nın hedefinin AK Partililere saldırarak, "Bölgede siyasi hakimiyet benimdir" demek istediğini belirtti.
Aslında ana konu "FETÖ mağdurları" idi. Yani kuruların yanında yakılan yaşlar. Belgelerle konuşan İsmail Saymaz'ın yine zirve yaptığını söyleyebilirim. Av. Derya Yanık AK Partili ama konuşma engelli. Aynı safta yer alan gazeteci Hakan Arslan'a tahammül mükün değil. Bıraktık her cümleyi, her lafa müdahale etti. Bu konuda A. Hakan Coşkun'u uyarmak istiyorum; "Anladık, eski arkadaşın ama Arslan'ı nasıl çekebiliyorsun?" Birinin yıldızı bu şekilde parlatılamaz. Gözümün önünde kalan sadece Sezen Aksu'nun "yapıştırma operasyonu"ndan önceki kulakları.
Aynı yere gelindi
Bir taraf böyle de öbür taraf olumlu mu? Ötekilerde de dinleme alışkanlığı yoktu. Doç. Dr. Murat Soner ve özellikle Salim Şen'in ilgili-ilgisiz çıkışlarının toplamı Hakan Arslan'ınkilere eşitti. Tarafsız Bölge'nin akışı "Başkanlık Meclis'ten geçer mi?" ile açılmıştı sonunda gelinen nokta "çalçene savaşları" oldu. Açılış sorusuna ben de cevap vermek istiyorum. Erdoğan'ın "başkanlık tutkusu" inanılmaz boyutlara geldi. Kazanırsa benim için sürpriz olmaz. Eğer buna MHP desteği -şimdilik inkar ediyorlar- ile ulaşırsa Bahçeli'nin sonunu düşünemiyorum. Şu halde bile kulislere düşen, "eski kasetlerle tehdit"lerin yeniden ısıtıldığı. Bu konudaki açıklamayı merakla bekliyorum. Öncelik Genel Başkan Yardımcısı tarih profesörümüz Semih Yalçın'ın. Umudum İsmail Saymaz'ın sözlerinin doğrulanması; "MHP ile AK Parti artık yol ayrımına girdi."
Doğru karar
Seyir defterimi işaretlerken TV 8'in prime time'ını es geçmiştim. Çünki, "Yetenek Sizsiniz-Kolaj" yazıyordu. Normal gününde izlemekte zorlandığım bir yapımın harmanlanmışını hiç çekemezdim. Arada zaplarken baktım Cem Yılmaz var. Hani şu CMYLMZ serisinden. Koltuğa iliştim. CD'lerini dahi seyretmediğim Cem'e "Abdurrahman Çelebi" gibi yapıştım. Beni tanıyanları şaşırtacak ama, bu stand up'a kanım ısındı. "Bunca yıl sonra mı?" diye sormayın. Böyle tuhaflıklarım vardır. Aslında benim benim tercihim Yılmaz Erdoğan gibi kelime oyunu yapan ya da "Recep İvedik" tarzı kaba espri yapandan yana olmuştur.
Bir şarkı ile geçmişe
TSM Sevilenler'in abonesiyim. Müsaitsem hemen TRT Nağme ya da bu sefer olduğu gibi TRT Müzik'e geçerim. Ekranda Selami Şahin vardı. Misafiri Adnan Şenses'ti. Görüntüden merhumun son dönemleri olduğunu anladım. Hasta haline rağmen muhteşem bir "Senin Olmaya Geldim" icra etti. Orkestra şefi bestekar ve kemani Selçuk Tekay eşlik etti. Şenses'in ilk defa sahne aldığı Yavuz Selim'deki Fıstıkdibi Gazinosu'nu hatırladım. Zirve yaptığı Oba'ya kadar gözümün önüne getirdim. Bordo astarlı lacivert takımıyla ortalığı yıkardı. Hele ceketi beline sardıktan sonraki halini yaşayan bilir. Bu yıllarda Şenses ve Tekay'ın girdiği bahsi de unutamam. İki futbol hastası Adnan Fenerbahçeli, Selçuk Galatasaraylı. Şampiyonluk için tutuştular. Sonunda şampiyonluğu Cim Bom kazandı. Adnan Şenses de Selçuk Tekay'a sıfır Km. arabanın anahtarını törenle teslim etti.
Saç-sakal olayı
Erhan Çelik TRT'de haberciliğini sürdürüyor. Saç-sakalı dinsel değil artistik. Kaan Yakuphan ise 360'ta. O da aynı görüntüde. Kaan'ı bilmeyenler için hatırlatayım; Cem Uzan'ın Star'ında önemli bir isimdi. Önce evliliğini bitirdi. Sonra Yakuphanoğulları'nı kısaltıp soyadının yarısını attı. Mesleğinde ise hiç zirve yapamadı.
---
Nevşin Mengü'deki iyiye gidişi farketmeye başladım. Zaman zaman volümü kaçırsa da tane tane konuşmaya çalışıyor. Freni biraz daha fazla kullanırsa olay tamamdır.
***
ÖZEL NOT: Turgay Şeren Sezonu'nun kısa görüntülerinin yayın hakkını TRT aldı. Burası tamam. Ancak bunları iktidar yanlısı başka kanallara servis yapmayı sürdürülerse Lig Tv'yi batırırlar. Bu da Digitürk'ün iflası demektir. Uyarmadı demeyin!
Kaynak: