MEDYA KÖŞESİ

Gazeteci belgeleri kime verir?

'Gazeteci' olmak tek başına yetmeliyken onlar da mesleklerine ihanet pahasına güçlerini abarttı!

Gazeteci belgeleri kime verir?
GAZETECİLER.COM - Radikal gazetesinin spor yazarlarından Kenan Başaran, bugün medya gündemini de ilgilendiren bir konuda kalem oynattı.

Başaran köşesinde "Siyasi iktidar sahipleriyle büyük kulüp başkanlarının medya konusunda aynı dilden konuşması tesadüf değil." dedi ve şike davası ile gün yüzüne çıkan olayların medyada neden ve nasıl haber olduğunu, gazeteci kimliği yerine spor medyası mensuplarının neden "taraftar" ve "kulüp yöneticisi" olmayı tercih ettiklerini yazdı.

İşte Başaran'ın ibretlik satırları:

"Muktedirler yarattıklarını düşündükleri gül bahçelerinde bir tek dikenin bile 'abartılıp' göze sokulmasına katlanamaz. Ancak kendileri de zirveye çıktıkça 'düşme' korkusunu o oranda abartıp her şeyden nem kapar...

Medyanın bugün bu kadar dayak yemesinin nedeni iktidarlarla kurulan ilişkilerde yaptığı 'pozisyon hata'larıdır. Medya mensupları hem kurumsal hem de bireysel olarak 'güç oyunları'nın bir parçası olmak isterken mesleki anlamda büyük kayıplar yaşadı. Epeydir '4. kuvvet' kavramı medyaya yakıştırılmıyor. Bunun yerine 'yandaş' veya 'candaş' sıfatları kullanılıyor. Ne var ki sıfatlar medyayı güçlü değil, aksine çok güçsüz kılıyor.

GAZETECİ OLMAK YETMEDİ KULÜP YÖNETİCİSİ OLUNDU

'Gazeteci' olmak tek başına yetmeliyken onlar da mesleklerine ihanet pahasına güçlerini abarttı!

Bir altbaşlık olarak spor medyasında 'kademe anlayışı' iyice kayboldu. 'Gazeteci' kimliği ile 'taraftar' hatta 'kulüp yöneticisi' kimliği birbirine karışmış durumda. Bu nedenle spor dünyasında 'dostluklar'ın da 'düşmanlıklar'ın da en abartılı hali yaşanıyor bu günlerde. İlişkilerin nasıl iç içe girdiğinin izleri şike davası tapelerinde sürülebilir: Bazı yöneticilerle gazeteciler durumu çok 'abartmış'!

SPOR GAZETECİLERİ ŞİKEYLE HABER OLARAK İLGİLENMEDİ

Spor gazetecileri şike davasıyla bir 'haber' olarak fazla ilgilenmedi. Büyük çoğunluğu abartılacak bir şey görmedi. Oysa onların çekmecelerinde süreci etkileyebilecek bilgi ve belge varmış! Bu belgeleri bırakın savcılığı, futbolun patronu TFF'ye bile değil de bir kulüp başkanına vermeyi daha uygun gören gazetecilik(!) yerine, bir topçu ile hocanın kavgasının manşetlere taşınması çok daha 'abartılı' bulundu.

Topyekûn medya, özelde de spor medyası artık asli işlevinin 'kamu yararı' doğrultusunda hareket etmek olduğunu ve bunun da her şeyin önünde geldiğini kavrayarak, içinde bulunduğu ilişkiler ağını gözden geçirmeli. 

MEDYA BAZI MEVZULARI ÇOK AMA ÇOK ABARTMALI

Aksi halde gün geçtikçe 'soru sorma hakkı ve cesareti' kısıtlanacak. Medya, aksine bazı mevzuları çok ama çok abartmalıdır. Misal ölen her vatandaşının hesabını da, 4 ayda iki defa bedelli sermaye arttırımı yaparak küçük yatırımcıyı vuranları da, kulübünü iflas noktasına getirip üstüne terfi alanı da, ona hesap soracağını söyleyip sesi soluğu kesileni de manşetlere taşıyarak işi 'abartmalı'...

ÇOK OKUNANLAR