Fehmi Koru STAR'ın tirajını nasıl arttıracak?

ADNAN BERK OKAN

Fehmi Koru (herhalde Taha Kıvanç'la birlikte) günlük bir milyonu aşkın okuru olan ZAMAN'dan istifa edip, tiraj konusunda çok da iddialı olmayan Gazete STAR'a transfer oldu...
Kendisiyle görüşemedim çünkü ZAMAN'da yazmaya başladığında cep telefon numarasını değiştirdi...
Bende ise eski (Yeni Şafak dönemindeki) telefonu vardı...
O, değişen numarasını bana bildirmedi...
Ben de itiraf edeyim ki yeni telefon numarasını öğrenmek için hiç "çaba" göstermedim...
Bu son gelişmelerle ilgili olarak da haliyle kendisiyle görüşmedim...
Yakın arkadaşlığı olduğunu bildiğim bir ortak dostumuz söyledi...
"ZAMAN Türkiye'nin en çok okunan gazetesi evet ama hükümet üzerinde STAR kadar etkin değil" diyormuş bu geçişle ilgili...
Bu savunmaya ZAMAN yönetiminin de bir cevabı olur sanırım...

Ak Parti hem iktidar hem muktedir.. Aslına bakarsanız iktidara yakın köşe yazarlarının birkaç sene öncesine kadar, "başarılı olabilmek için" bir şansları vardı… Destekledikleri hükümet iktidar olmuştu ama “muktedir” değildi… Hükümetin üstünde bir Devlet vardı… Askeri vesayet almış başını gidiyordu… “Yargı” deseniz iktidar için ayakbağından başka bir şey değildi… Yani... İktidar, Devlet karşısında "Mağdur"du... Bir Paşa, Başbakan'ı oturduğu yerde karşılıyor; Başbakan o Paşa'yı görevden almaya çekiniyordu... Ama... 29 Temmuz Günü askeri vesayetin “son kalıntısı” da kendi kendini "süpürdü"… Yargı zaten 12 Eylül refarandumundan sonra “pes” etmişti… Eeeee… Ak Parti Hükümeti artık hem "iktidar"... Hem "Muktedir"... Bundan sonra, iktidara yakın yazarlar hükümeti hangi muktedire karşı koruyacaklar merak ediyorum... Ne dersin Fehmi'ciğim?.. İşin zor değil mi?..

Ne ben Fehmi Koru'nun "arkadaş" çevresindenim; ne de o benim "arkadaş" çevremden...
Ama ikimiz de sorulsa birbirimiz için severek "arkadaşım" sıfatını kullanabiliriz...
En azından ben onun için gönül rahatlığıyla "Arkadaşım" diyebilirim...
Medyamızda "o benim kankam" diyenlerin birbirlerine hakaret ettikleri hatırlanırsa; benim "arkadaşım" diyebileceğim Fehmi Koru için birkaç küçük ve masum analiz yapmamın sakıncası olmasa gerek...
Bu arada Mustafa Karaalioğlu da sanırım yazacaklarımdan alınmaz...

ZAMAN Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın transferle ilgi açıklamasından bir bölüm şöyle:
"Fehmi Abi'ye yeni gazetesinde başarılar diliyorum. Star'ın serpilip büyümesini, dünya standartlarını yakalaması için dua ediyorum."

Çok fazla iyi niyet...
Hatta biraz abartılı bir nezaket...
STAR'ın serpilip büyümesini isteyişindeki samimiyette değil abartı...
Siyasal iktidarı asla eleştirmeyen, eleştiremeyen bir köşe yazarının; siyasal iktidarın asla eleştirilmediği, eleştirilemeyeceği bir gazetenin serpilip büyümesine katkı sağlayacağını düşünmesinde...

Fehmi, siyasal iktidara muhalefet yaptığı zamanlar elbette çok güçlü bir kalemdi...
Okurları, umutsuzluklarını onun yazdıklarıyla yeniyor, siyasal iktidarlara duydukları öfkeyi onun kalemiyle tatmin ediyorlardı...
Ama bugün öyle bir şey yok...
Fehmi'nin okurları, zaten iktidardalar...
Muhalefete muhalefet ise bir köşe yazarını yıldızlaştırmaz...
Ama...
Bir yıldızı köreltir...
Emin Çölaşan ve Bekir Coşkun; patronlarının iktidarda (28 Şubat Hükümetleri) olduğu dönemde çaptan düştüler...
Yani...
STAR, iktidara "muhalefet" edecek bir gazete olsaydı; Fehmi Koru "ideal" tercihti...
Ama STAR muhalefet yapamaz ki...
Bir başka örnek de Salih Tuna...
Salih'in kalemi, Yılmaz Özdil'in kaleminden daha mı zayıf?..
Asla zayıf değil ama...
Yılmaz özgürce iktidara muhalefet ederken, Salih ise muhalefete muhalefet ediyor...

Sevgili Mustafa Karaalioğlu "STAR tiraj yapsın" diye bütün dünya starlarına köşe verdi...
Dünyanın en önemli yazarları, akademisyenleri STAR'da yazıyorlar ama "tık" yok...
Ne yani, Fehmi o dünya starlarından daha mı parlak?..
Umarım sevgili arkadaşım böyle yazdım diye bana kırılmaz...

Sevgili Mustafa Karaalioğlu yılların gaztecisi...
Daha önce de genel yayın yönetmenliği deneyimi var...
Doğrudur; Yeni Şafak'ta bir süre beraber çalıştılar...
Ama lütfen kabul etsinler ki o zaman da "başarılı" olamadılar...
Sevgili Mustafa bilmez mi ki gazeteyi köşe yazarı sattırmaz...
Ya ne sattırır?...
Genel yayın politikaları sattırır...
"Muhalefet" sattırır...

SÖZCÜ iyi gazete mi?..
Asla...
SÖZCÜ'nün yazar kadrosu STAR'dan daha mı kaliteli?..
Kıyas kabul etmez...
STAR'ın yazar kadrosu SÖZCÜ'nün yazarlarına beş basar...
Ama...
O kötü gazetete, STAR'ın 5 misli satıyor...
Çünkü genel yayın politikası muhalefet üzerine...
Çünkü SÖZCÜ'nün genel yayın yönetmeni (Metin Yılmaz) tam bir kurt...
Meslek hayatı "Muhalefet gazeteciliğinde" geçmiş...
Eh tabii buna bir de STAR'ın asla kullanamayacağı çıplak, erotik kadın fotoğraflarını ve pespaye magazin haberlerini de koyun...

Yani...
Bir gazete yöneticisinin köşe yazarı transfer ederek gazeteye tiraj aldıracağını zannetmesi; horlayan bir hastanın, iyileşmek için yatak odasını değiştirmesi gibi bir şey...
Horlamak oda sorunu değil; ya yatak sorundur, ya yastık, ya da -ki en önemlisi- sağlık sorunudur.
Yani odayı değiştirerek horlamaktan kurtulamazsınız...

Hâsılı...
STAR'ın tirajını arttırması için kendi mahallesinden (iktidardan) köşe yazarı transfer etmeye değil, genel yayın politikasını değiştirmeye ihtiyacı var.
O ise imkânsızdır...
Çünkü STAR, muhalefet yapamaz...
Çünkü STAR, çıplak kadın resmi basamaz...
Çünkü STAR, kendi mahallesindeki medyalardan okur çalamaz...
ZAMAN'dan mı okur çalacak?..
SABAH'tan mı?..
İkisinden de tek okur çalamaz...
Sevgili Mustafa, Bugün ve Yeni Şafak'tan okur çalabileceğini düşünüyorsa umutsuz vaka...
Çünkü o iki gazetenin kendilerine okurları yok ki, STAR'a kaptırsınlar...

[email protected]