MEDYA KÖŞESİ

Fehmi Koru Erbakan'dan ne istemişti?

Bugün yazarı Nuh Gönültaş köşesinde Fehmi Koru'nun anlattığı bir Erbakan anısını okurlarıyla paylaştı... Ama ne ima etti?

Fehmi Koru Erbakan'dan ne istemişti?
GAZETECİLER.COM - Bugün gazetesi yazarı Nuh Gönültaş, "Bal tutan parmağını yalar sözünde ifade edilen parmağa bulaşan balın yenilmesi de gulüldür" dediği köşesinde Fehmi Koru'nun ve Necmettin Erbakan'ın arasında geçen ilginç bir yazışmaya köşesinde yer verdi.

"Genel anlamıyla gulül, hakkı olmayan bir şeye el uzatma, ondan yararlanma, emanete hıyanet etme demektir. Daha dar bir ifadesi ise "Devlet malında suistimal, kamu malından aşırma" anlamında kullanılır.

"Bal tutan parmağını yalar" sözünde ifade edilen parmağa bulaşan balın yenilmesi de gulüldür. Bir işi yönetenler içinde umumun hakkı bulunan maldan maddi-manevi faydalandıklarında yaptıkları işe gulül denilir.

Konu bu kadar hassas olduğu için hakkı hukuku gözeten idareciler kendi hesapları ile yönettikleri hesapları hiçbir şekilde karıştırmamaya büyük özen gösterirler.

MÜSLÜMAN'IN AKÇELİ İŞLERİ

Bir işin başındaki kişi ya da kişilerin bir kısım spekülasyonlarla mal-mülk edinmesi, kendilerine ayrılan örtülü ödenekten kendi hesabına bir şeyler kaydırması hep gulülün kapsamına girer.

Hele bu usulsüzlük yapılırken bu usulsüzlüğü meşru gösterme çabasına girilmesi ve "Ben olmasaydım... Bundan dolayı bu da benim hakkım" gibi benlik fısıltıları o kişiye ve o işe haklılık gerekçesi olamaz.

Şimdi...

Türkiye'de bir kısım hizmetler için halkın infak ettiği paralar hakkında, o parayı idare edenlerin kendi hesapları ile bu hesapları karıştırdığına dair iddialar var.

Bu türlü iddialara meydan vermemek için öncelikle lider konumunda olanların bu türlü akçeli işlere asla bulaşmaması gerekiyor.

Aksi takdirde toplumun güveni sarsılıyor.

(...) ne yazık ki bazı çevrelerde işler böyle yürümüyor. Referanslarında Hz. Ömer var ama bugün hiç kimse "Bana biat edin" dediğinde Hz. Ömer'e "Önce sırtındaki çift kat elbisenin hesabını ver" diyenlerin dediğini diyemiyor.
En büyük kredinin halkın güveni olduğu düşünülünce bu güveni zedelememek için yaptığınız her işin mutlaka hesap verilebilir olması gerekiyor.

PARALARLA DUALAR YER DEĞEİŞTİRSE

Bunları söylerken hiç kimseyi itham etmiyorum. Kimseyi suçlamıyor, kimseyi ima etmiyorum. Sadece "Doğrucu Davutluk" yapıyorum. Ama herkesin bu "gulül" meselesinden alacağı dersler olduğunu düşünüyor, konuyu bir örnekle kapatıyorum:

Fehmi Koru Milli Gazete'de çalışırken Erbakan Hoca'ya gidip "Hocam, çalışanların ücretlerine zam yapmamız gerekiyor" dediğinde Hoca "Milletin duası sizinle Fehmi Bey" der. Bunun üzerine Fehmi Koru "Hocam şu paralar ile dualar biraz yer değiştirse" diye karşılık verir.

Sonra ne oldu bilmiyorum, Fehmi Bey bu kadar anlatmıştı. Olay budur!
ÇOK OKUNANLAR