Fatih Portakal için...
Bir televizyon gazetecisi olarak yıldızı giderek daha da yükselen Fatih Portakal’ı alkışladığımı söyleyeyim ve burada keseyim…
Keşke daha erken saatlerde yayınlansa…
Keşke daha çok kişinin izlemesine imkân verilse…
Fatih Portakal’ın FOX TV’de yayınlanan “Türkiye’nin Trendleri” programındaki iki konuğu baba – kız Özkan’lardı…
Tuncay ve Nazlı Özkan…
Tuncay hem ağladı hem ağlattı…
Hele kızın bakışları yok muydu bakışları…
Her kız babasına kendisini yaşattı…
Yok, bu defa işin yargı boyutuna girmeyeceğim…
Zaten başından beri Tuncay’ı, Mustafa’yı (Balbay), İlker Başbuğ’u ve haksız yere yargılanan ve halen çoğu hapiste tutulan emekli veya muvazzaf askerleri kendi vicdanımda akladım…
O nedenle dün gece Fatih’in konuğu olan baba kızı bir “Bir baba gözü” ile izledim…
Kızımız 11 yıldır İtalya’da…
O gelirse yılda bir kere falan ancak sarılıp koklayabiliyorum…
Aksi halde ben ve karımın gidebilmemiz ne mümkün İtalya’ya…
Tuncay’ın Nazlı’ya bakışlarında, seyrek de olsa buluştuğumuzda aynı şekilde baktığımı hatırladım…
Zaten zırt pırt ağlayan sulu gözlü birine dönüştüm son yıllarda…
Önce Salı gecesi Teketek’te dün gece de Türkiye’nin Trendleri’nde döktüm gözyaşlarımı…
Yok, yok hayır…
Hüzünlendiğim ya da acı çektiğim için değil…
Duygulandığım için…
Kendimi Tuncay’ın yerine koyduğum için…
Uzatmayayım…
Bir televizyon gazetecisi olarak yıldızı giderek daha da yükselen Fatih Portakal’ı alkışladığımı söyleyeyim ve burada keseyim…