POLEMİK

Fatih Altaylı uyurken makale mi yazıyor?

Terör düşükken de "Hayır" oyları artıyor, terör yükselişe geçtiğinde de... Nasıl yani?..

Fatih Altaylı uyurken makale mi yazıyor?
ADNAN BERK OKAN - POLEMİK

Fatih Altaylı
'nın bugünkü yazısının bazı yerlerini anlayabilmek için 4-5 kez okudum...
Zekâm yetmemiş olacak ki anlayamadım...

Lütfen bir de siz okur musunuz?..

"Terörün düşük
dozda seyrettiği dönemde “Hayır”lar önde gidiyordu.

Nisan ayından itibaren terör eylemlerinde yükseliş başlıyor, şehit haberleri art arda geliyor, buna bağlı olarak “Hayır”ların oranında ciddi bir artış yaşanıyordu."

Fatih'e göre terör düşükken de "Hayır" oyları artıyor, terör yükselişe geçtiğinde de...
Nasıl yani?..
Buralarını uykudayken mi yazdı acaba?..
Daha ileride ise şöyle diyor:

"Abdullah Öcalan’ın talimatıyla terör yükseldikçe 'Evet'ler düşüşe geçiyor, 'Hayır'lar ise tırmanıyordu.
Mart ayında terör 'alışıldık' seviyede olduğu için 'Evet' diyenlerin oranı daha yüksekti.
.........  Anladığım kadarıyla, Anayasa’nın getireceği iddia edilen demokrasi ve özgürlük ortamının “teröre” yarayacağını düşünenler 'Evet'ten vazgeçip 'Hayır'a meylediyordu.
Büyük bir olasılıkla bu korelasyon hükümet tarafından da fark edilmiş olacak ki, terör örgütünün dağdaki lideri Murat Karayılan, İmralı’dan aldıkları talimatla ramazan sonuna kadar 'ateşkes' ilan ettiklerini açıkladı."

Buyurun efendim...
Bu kez de terörün yükselişi evetleri düşürüyor...
Düşüşü ise evetleri arttırıyor...
Eh...
Bu doğru olabilir...
Ama ben halen Fatih'i anlayabilmiş değilim...
Öncekileri mi inanarak yazdı?..
Yoksa sonrakileri mi?..

adnanberkokangmail.com


Fatih Altaylı'nın yazısının tamamı aşağıda:

Terör ve referandum

DÜN “Evet” ve “Hayır” oylarının fazla oynak olduğunu ve 4 ay içinde iki yöne de sert gidiş gelişler gösterdiğini yazdım.
Nisan ayında “Evet”ler öndeyken, mayıs ayında “Hayır”ların öne geçtiğini görüyorduk.
Önceki gece bu ayların gazetelerini aldım. Gündemdeki konularla ilgili anketlerdeki önceliklerle karşılaştırdım.
Ortaya ilginç bir korelasyon çıktı. “Evet” ve “Hayır” oylarının, liderlerin performansıyla falan pek ilgisi yoktu bence.
Referandum sonucunu etkileyen faktör “İmralı” faktörüydü.
Terörün düşük dozda seyrettiği dönemde “Hayır”lar önde gidiyordu.
Abdullah Öcalan’ın talimatıyla terör yükseldikçe “Evet”ler düşüşe geçiyor, “Hayır”lar ise tırmanıyordu.
Mart ayında terör “alışıldık” seviyede olduğu için “Evet” diyenlerin oranı daha yüksekti.
Nisan ayından itibaren terör eylemlerinde yükseliş başlıyor, şehit haberleri art arda geliyor, buna bağlı olarak “Hayır”ların oranında ciddi bir artış yaşanıyordu.
Terör düşüş trendine girince “Evet”ler yükselme trendine giriyordu.
Anladığım kadarıyla, Anayasa’nın getireceği iddia edilen demokrasi ve özgürlük ortamının “teröre” yarayacağını düşünenler “Evet”ten vazgeçip “Hayır”a meylediyordu.
Büyük bir olasılıkla bu korelasyon hükümet tarafından da fark edilmiş olacak ki, terör örgütünün dağdaki lideri Murat Karayılan, İmralı’dan aldıkları talimatla ramazan sonuna kadar “ateşkes” ilan ettiklerini açıkladı.
Bunun için de “devletle” görüştüklerini ve bu kararın ortaklaşa alındığını söyledi.
Ramazan sonu tam da referanduma denk geliyor.
Acaba bu terör meselesinden kurtulmak için referandumun hemen ardından yeni bir referandum mu yapsak.
Konusu mühim değil.
Maksat referandum olsun.
Demokrasilerde halka sorulacak soru tükenir mi!


ÇOK OKUNANLAR